SAHİP OLDUKLARIN TAŞIDIĞIN HAZİNENDİR

 

SAHİP OLDUKLARIN TAŞIDIĞIN HAZİNENDİR.

1.10.2021

34/16/7

Yükseklikten düşüp kendini incitmeden yaşamına devam edebilirmisin?

Edebilmen için mucizen olmalı. Küçük dokunuşlar bazen acıtır. Incinmiş duygularımız ise tetiklenir. Öncesinde var olmuş, bitmiş bir şeyin yeniden nükse edip yaşamı kıvılcımlaştırıyor olması korkuların geri gelişi ile bize agresifleşmeyi öğretir.

Gücü elimize almayı, alıp kullanmamıza yardım eden düşünce yapımızı kazanmaya başlarız. Önceki ben ile şimdiki arasındaki farkı farkederek farklı başka açıdan olaylara bakıp gözlemlemeye ve görünmeyenle birlik içerisinde nasıl daha iyi “ben” olurum olur. Bilinmeyen sonrasında ne olacağımızdır. Oysa şimdi geleceği yarattığıız gibi sonrasında olacak olanlar ön görülerimizle gelişir.

Sebepler: nedenlerimiz: niçinlerimiz ruhumuzu kırbaçlar. Her birinin ardındaki kaynak ise, üzerinde durmadıklarımız erteledikleimizdir. Sanki dün bugüne eşdeğer olacak gibi, değişmez diye algılayan içsel dünyamızı dürtükleriz.

- O değişmez, neyse o dur. Ya kızarsa, beni istemezse?

- Nerden biliyorsun?

- Daha önced yaptı sonrada yaptı…

- Sen vazgeçmediğin müddetçede herzaman devam edecek o zaman. O enerjiyi bırakabilmen için yükseklikten düşerken kimin için, nedenini ve niçin öyle olsun diye sorgula. Sen kendini ne kadar önemser, değerli kılar, bırakmaz ve tutunduğun dala ihanet etmezsen o zamana uyumlanmaya başlarsın. Seçimlerin tam anlamıyla kendinle ilişkilidir. Yaşamını olumlu olumsuz etkilerken tetikleyecek olan zihnindir, istek, arzu, temennilerin olur.

Yarınlarında nelerin seni beklediğini bilmeden bilinmezliklerin içerisinde kalarak olsun diye bekleyenlerden misin?

Olumlu olumsuz var olan yansımalarının sebebi sebepsiz değildir. Ona eşlik eden düşüncelerin ve içinde saplanıp kaldıkların en büyük düşmanın da olsa dostun dahi olabiliyor bazen.

Sahip olduklarımız taşıdığımız hazinelerimizdir.

Hikayene nerden nasıl başlarsan devam eden düşüncelerin ardına taamlayıcı olarak dizilir ve gerçeğine yansır. Sırası gelen gelir ve geçer...

👉

Yaşama sebebin ne olursa olsun hikayeni yeniden gözden geçirerek kendini kendinde yoklamalısın. Şimdinin enerjisi endişelerinle seni tetikler ve bırakman gereken yaşama sebebine dönüşür. Kimse için değişmiyorsun. Önce ben! Diye başlattığın çarkın ardından sırası ile gelenler sınavın olur. Kolaylıkla ve eğlenerek üstesinden geldim…

Numerolog

Müjde şener

GELECEK KADERİN KENDİ ELİNDE

 

GELECEK KADERİN KENDİ ELİNDE.

Iyileştirici gücümüz içimizdeki cevherimizdedir.

Zanaatını sanat yapan düşüncelerinle, düşlediklerinin aracılığı ile gerçeğin olur. Atılan her adımlarının zincirlerinde olmasını istediklerinle oldurtttuğun hikayelerine sahip çıkmalısın. Hangi zamanda her ne yaratmışsak bugün kü yükümlülüklerimiz gibi…

Taşıdıklarına, “hangi zamanımın hikayelerini taşıyorum?” dermisin.

O zamana göre sözlerin gelişinde bu bana mı ait? diyerek içsel sorgulamalarınla cevabına vasıl olabilirsin.

Örneğin: dışardan içeriye, içerden dışarıya fiziksel, zihinsel, ruhsal aktarımlarına cevap ararken sorgulamaya başladınmı cevabını Ben kimim? Sen kimsin? Biz kimiz? gibi… tüm bunları ayna karşısında sadece ama sadece kendini kendinde yoklayabileceğin sorgulamalarınla cevabını bulabiliriz.

Dışarda değil içerde arayacağın cevaplarının yansımalarıdır bugün yaşadıkların.

Cevapların her yönden hayatının her alanında yer alması ile bilinçli olup sakin kalmak ben bu dersi daha öncede aldım artık almama gerek yok gibi cümlelerle deşifre edip değişmesini başlatırız.

Kilidi kıracağın o gün, zamanın en büyük hediyen olduğunu farkettikçe değişimlerin mucizene dönüşür. O düşlerindeki hikayenin geliştirilmesi demek etraflıca kendini kendinde yoklamaktır.

                                                                   

.........

(Istemeden de olsa o zamanı bugünlere taşıdığının farkında olsaydın bırakmaya gönüllü olmazmıydın? Sanki dün gibi… O duygu içini acıtsada saplanıp kaldığın “ama” dediydi. “yaptı” acısıyla hüznünü içinde tutup hapsederken düşünemediklerin sonrasında sana bırakacağı izleri olur.

Sinsi bir düşman gibi teslimiyetinin kurbanı olurken düşünemediğin birlik içinde nasıl ilerleyebileceğindir. )

Hiç birşey tek başına bu dünyada hükümdar olamaz. Bir birimizi tam ve bütün sevdikçe anlaşarak, sevgi, saygı, anlayış ile uzlaşarak. Öz de, genetikte ve ruhsal aktarımlarımızın akışkanlığı ilerleyebilmemize aracı olan yaşam rotamızı belirleyen kimliklerimizi ifşa ederek ne istediklerimizi keşfederiz. (Her yol bir kapıdır. Her insan bir incidir. ) kimden ne topladığını, biriktirdiğini, ve yansıttığına yönelerek istediklerini tutar istemediklerine “sen bana ait değilsin” diyebilme özgürlüğün olmalı.

(Klişeleştirilmiş alışkanlıklarının bağımlılığın olması huzur, mutluluk getirmez. Soruna ev sahipliği yapıyorsan nedenlerinede katlanmaya başlar kaderim, alın yazım gibi cümlelerinle ona teslimiyetin olur.) Yok gücüm elimde. Ben ne istediğimi biliyorum diyerek savaşmaya açık oldunmu “O, bana ait değildir” der önüne bakar ve seçimlerinle hayat hikayene imza atarak ilerlersin.

O zaman’da kimsenin sorumluluğunu üstlenmeden “kolaylıkla yaşam yolumda ilerliyorum” diyerek. Hayata farklı bakış açılarınla geçmişini temizleyerek yönelirsin.

Gelecek kaderin kendi elinde!

Sana ait olmayanlar ancak zehirin olur.

Numerolog

Müjde Şener

30.9.2021

YAŞAM BİR EFSANEDİR.

 

YAŞAM BİR EFSANEDİR.

29.9.2021

61/16/7

Zamanı yakalamanın yolu, düşüncelerindeki kirlilikten arınmaktır.

Hiçbir şey yükümlülüklerinden sana “asla” vaz geçiremez dedirttikçe eskiye dayalı platformunun devamını getirmeye başlarsın. Bu düşünce sana davranışlarında, sırtlandığın ağırlıklarınla sorumluluk aşılamaya devam edip durağan olmayan düşüncelerin üretimi ile yarattıkça yaratır olursun.

Hayallerinde gezindiğin birikimlerinden başkası değildir. Düşlerindeki saplantılarınla ilerleyemediğini farkederken inançların sadece saçma salak imkansızlıklar içerisinde seni ona yönlendirmeye devam eder. Ya sonra kime ne? Kimin içinmiş? Kendinden başkası için değilmiş...

Manyetik alan içerisindeysek magnet gibi olmanın keyifli olabileceği inançlarının incir çekirdeğini doldurmayacak kadar yükümlülüklerimizden daha hafif olduğunu kabullenmeli.

En büyük güç kim? Elbette biz! varlığımızla tam ve bütünselliğin izleri içinde dizelerin deşifre edilişleri ile olduğumuz anlardır. O zamanı geliştirebilmek, değiştirdiklerimizle yüzleştirdiğimiz kalp gözümüzün aktifleştirilmiş halidir. Sakla zamanı gelir dedirten ikinci baharımız küçük değerimizle değişen hayata bakış açılarımızdır.

Yasam bir efsanedir. Değişimlerinle değerinin önemi önemsizlikleştirdiklerinden kurtulmanın püf noktası iyiliğinin sırrının aralanışıdır. Kimse için değil kendin için kendini kendinde görebildiğin o an zamanının tekerürleri ile yüzleşerek taşıdığın duygularınla nasıl izlere ev sahipliği yaptığını bilmendir. Buna karmalarım dersin. Karmalar hangi yaşam zaman yer mekan diye sana dedirten düşüncelerinle yüzleştirilmen demektir. Kimse durduk yere yaşamında yer almaz. Her bireyin imkanı imkansızlıkları ile eşdeğer ilerler. Korku: eskiden gelen ve ona bağımlı kaldığın değişmez diye düşündüklerinden başka bir şey değil. O zaman kim ne derse desin sen ne istersen o olacak...ve öylede olur.

Kendine çeki düzen vemek zamanını senden çalmaz. Senin kendini kendinde aradığın yansımalarınla eşdeğer hareket ediyor zaten. Uzakta aramadığın an zaman ayaklarının altında sana yolunu açan olur.

Ben kim olursa olayım kendim olmayı seçiyorum. Sen kim olursan ol sadece kendine yarattıklarınlasın.

Başarının eskiyle yeni arasındaki köprüsü birlik içerisindeki nüanslardadır.

Nedenlerinle, niçinlerin arasındaki bağların derinlerden yüzeye çıkan düetlerdir. O zamanı kontrollü olup bıramaya umursuz davranarak kaçarak korkarak tepki koyarak sırtlandığın sözlerini başkalarına ( dedikodu yelpazelerinde) aktararak deşifre ederek eskiye güle güle diyemez sadece onu beslersin. Sen kim olursan zaman sana onu tekerür edecek.

Bıraktıkça kovalanmadığın dünya istemezmisin. Sende var olan ile olmaması halinde mutlu olacağın yaşama uyanmak istemezmisin. Sana “zor” dedirten hikayelerine savaş açacaksın ki gücünle çekim yasaların devreye girsin.

Herseferinde daha iyi, daha güçlü olman gerekirki taşıyabilmen için…. Oysa taşınması gerekenlerle taşınmaması gerekenlerin arasındaki farkının ince çizginden gelip geçebilmende sebepsiz olmaz. Ve bir birini dengelerken kendinde arayacağın “ben bunu gerçekten istermiyim? Taşımaya gönüllümüyüm? Bırakmak istermiyim?” sorularına “Evet” ise “hangi bakış açım buna engel oluyor? Sakladığım nedir? Kimlerle nasıl bir ilişkide olursam beni kabullenecek gibi entrikalarınla eski ile taranacak sorular öz kimliğinin deşifre edilebilir olup uyanışların daha etkili olsun. Hedeflediğin amaçlarına seni uyandıracak şimdinde kendini anlaman, algıladıkça ilerleyeceğin zamanı yakalaman gerekir. O zaman düşüncelerindeki eski inançların, korkularından arınmakla mükafatlandıracak seni. Hep daha güzel yarınlarımıza uyanmak adına iyikilerimiz ve iyiliklerimiz gündemimizde olsun. Bilin ki geleceğine yatırımların mucizen olurken mükafatın olmaya başlar.

Numerolog

MÜJDE ŞENER

DERSLER DENEYİMLERİNDİR

 

 

“Derslerin” DENEYİMLERİNDİR.

Kristalleşmiş dünyanızdan kopamamak, tüm hayallerinizden sizi alıkoyarak amaçlarınızın üzerine örttüğünüz tabularla, kalıplarınızla ne kadar kendinizi tanıdığınızı sanıyorsunuz?

Zamanı kendin için verimli kulanabilir olman. Olayların ardını yokladıkça kirli çamaşırlarının çıkışına isyankar olduğun anları anımsatan hikayende kendini ne kadar iyi tanıyorsun?

Hiç biri sen değilken üstlendiğin o sahnende kimyanı incitmiş olursun. DNA larından sana aktarılan başka hikayelerin anıların olurken. Bir çok farklı zamanların tekerür edişinden hoşnut olur veya olmaz hiç birinin önemi kalmadan “kaderim” der geçiştirirsin.

Sen kendin olmadığın/ olamadığın müddetçe neyin kime ne kadar önemi vardır. Geldiğin gibi gideceğin bir arşın kumaş ile bir metre karelik toprak olursun.

Dünya seninle sen kendin olduğun zaman tam olma yolculuğun o zaman başlar.

Kim olduğunu anlatan hikayelerinde soyutlanmış olmalısın.

Zamanı kendin için hediyelendirebilmelisin

kimse için değil kendin için değişmeyi seçimlerinde önemli tutmalısın.

Kaydettiğin her hikayenden derslerini almayı seçmek zamanını sana geri getirir mi? Hayırlısı olsun dersin. O gün ve zamanın geçmişinde kalan hikayen olması bilinçli farkındalıklı olman ve olgunlaşırken her nedenden derslerini alıp geleceğe kopyaladıkların senden sonrakilere en büyük MİRASINDIR.

Yokluk bilincinle inançların arasındaki köprün hala “yokluk” içinde mi?Yoksa “bolluk” içerisindemisin?

Her nekadar kendini kendinde yoklarsan yoksunluk bilincin törpülenmeye başlar. Amaçta o değil mi?

Kim olduğunu bilirken ne olduğunun ve nelerin içerisinde kulaç attığını daha net bilinçli algılamaya başlarsın.

Ben kimin için ne yaptım?

Kimler için nerelerden feragat ettim? Bu dünya sınavımda ben, bakıp neyi görmem gerekirdi? Hiçlikten doğan heplik mücadelelerinin kimyanla ne kadar örtüştüğünü ancak kendini kendinde sorgularken anlayabilirsin. Yaşamın anlamı, tadı, tuzu da seçimlerinden başlar.

Zamanın sana ne getirdiğini ve neleri bırakarak anımsattığı anılarında nasıl dersler çıkarttığına yönelmek zamanını mı çalıyor? O zaman zamanın sana getirisi ile dans et. Akışta kalıp sağlıklı yollar düşüncelerinden geçtiği anlara odaklı kal. Sorun değişiminle dengelerin bir birini tamamlamasıdır.

( Her kimlik, kişilik, kuşak bir birinden farklıdır. Her metabolizmada yaşamın sihirli dokunuşları ile dengesini keşfeder. Var olması gerekeni uzağında arama.)

Hiçlik, kurban psikolojinde hayat, yaşam, amaçlarınla seni içinde tutarak tutsak ettiklerinin gün ışığına çıkartmalısın. Sözleşmeler tekerürden ibarettir.

Içerden dışarıya istemediklerinle yaşamadığını görmekten seni alıkoyan nedir? Veya nelerindir?

Hiçlik, kurban psikolojinin alabora olmuş halinden duyduğun hüzün, üzüntün duygularında yer alırken sana hiç iyi gelmediğini farkedersin.

Zamanı yoklamaya başla! Böylece, seni en çok nelerin üzdüğünü farketmen için düşlerini yokla: yüzleşmelisin. Üzen, kıran, inciterek yaşamını yoksunluk ile sınayarak amaçlarının ters yüz hali başarısızlığındır. O düşlerinden gelen gerçek değildir. Yaratılmış akışla bir birine bağlantılı olduğun zincirlerindir. Bağımlı kaldıklarından özgün olmayı seç. Özgürleştirilmeyi bekleyenlerle yüzleşirken gözlerinden akacak gözyaşların yanaklarını yakarsa korkma. Pes etmeden devam eden içsel iyileşmeyi bekleyen duygularındır. Yarım kalan duygusal travmalarındır. Yaşama sebeplerindeki blokajların olur.

Kabullendiğin şu an seni bir yere taşımıyorsa bırakmaya gönüllü ol. Ama yok o beni dengeler, bana iyi gelr dediğini duyar gibi oluyorsam o zaman bir çok eskiye dayali ilişkilerinde seni en çok nelerin üzdüğünü görmeye niyet et! Derim. Seçimlerinde özgürleştirilmiş takıldığın şu an sana iyi gelenlerle ben bilirim ben yaparım dersin, deriz de. Anlık olayların karşımızda belirmesi demek son derece güzel olduğu kadar bize iyi gelendir de.

Bir birini kovalayacak hikayelerin geçmiş ile geleceğe bağlı tutarlı, tutarsız hiç bir şeyin nedensiz olmadığı gerçeği şu an yaşadıklarındadır. Mercek altında tuttuğun bakış açılarının altında gizlenen kurallarınla sessiz sedasız, sahiplendiğin, sabırsızlıklarınla incittiğin geçiştirmelerinle barışmalısın.

Bırakmaya gö

nüllü olduğun her bir nedene bağlı geçmişten gelen inançlarının özgürleşmesini niyet ediyorum diyerek zorlu düşlerinden adım adım yoklanarak deşifre edilmeye başlayacak geçmişinle arınarak ilerleyeceğin zaman hayırlı olsun.

Numerolog

Müjde Şener