20 Haziran 2019 Perşembe

İSTE, YARAT VE OLSUN!.


İSTE, YARAT VE OLSUN

Yansıyan her şeyin hiç bir şeyin olmaması, ne acıdır ki zihninde seni engelleyen blokajlarınla, yaratığın ve gücünün önünde engel olan, ilerlemeni engelleyecek kaygı, endişelerinle düşüncelerinle beslediğin. Zihninden alıp kabullendiğin hücrelerinden dışa yansımalarını yaşarsın.

Farkında olamadığımız olaylara karşı zayıflığımızın esiri olmaktır. Kendini ne kadar güçlü, kendinden emin, ne istediğini bilen olarak tanımlarsan olaylardan etkilenmeden ilerlersin.

Değişen hayat, yaşam içerisinde kendimizi aradıkça bulamadığımız her an, aslında bizi kendimize getirir. Çevremizde sürekli değişen hayat yaşam kalitelerine takılan duyularımızla duygumuzda hapsedilen inançlar bir birini kovalamaya başlar.
Korku endişe evham, istenilmeyen, olmaz dediğimiz her bir nedenin ardındakilerdir önümüzde duran.
Onda olup bende olmayan her ne ise blokajlarımın ortadan kalkması için başka neler mümkün? Diyebilmek önemlidir.
Dirençlerini kırmaya başladıkça etrafından sana yansıyarak hayallerini süslemene neden olan ve zenginliğinin yansımaları ile düşüncelerini zehirleyen kalıplarından arınmanın değişim için formülünü ararsın.

Yaşamın tümü her birimize hediyedir. Sana nasıl yardımcı olabilirim? Diyen birinin karşısında nasıl talepde bulunursun?
Isteklerimiz sonsuz bakidir. Lakin, o an içinde bulunduğun çıkmaz durum sayesinde ilerleyememek, nedeni bilip sonrasındaki adımı tahminlerle yaratmamalısın. Düşünce ve sözlerin lastik gibidir düşüncesine katılıyorum. Her şeyin esnekliği ile sağlamlaşmış, kalıpların dirençlerinden ilerleyemiyorsun. Nereye hangi yöne çekersek o yöne uzar. “Buna engel olan her ne ise bu direnç bana ait değildir” demek yeterli mi sürekli dile getirebilirsin. Istemediğinin yerine koyarken sahiplendiğin bağımlılıklarını özgürleştirmek gibi…
Rahat, özgür, inançlarınla tamamlayıcı olmak zaman istemez. Bunu yaratarak içsel duygusal her olan olmayanın arasındaki katı kuralların bilincinde olup, sakinleştirebilirsin. Motive etmek, yumuşatmak gibi ve derin duygulardan yüzeye çıkanın her itilip katılarak yolunu bulanlar gibi disiplin edilmek ister.
Istemediklerine odaklandınmı, nereye baksan yansıyan istemediklerinle yaşamaya başlarsın.
Hayallerimiz en büyük zenginliğimizdir. Bizi kendimize getiren, bizi olgunlaştıracak ve daha iyi duruma getirecek imkanların ortaya çıkmasını sağlayacak.

Talepler hayallerimizle birlikte mutluluk hormonu salgılarken, en küçük bir olumsuzluk umutsuzluğa neden olur.
Isteklerinin listesini yap. Sadece tek bir şeye odaklanma. Geniş açılardan olaylara bakıp olmasını dilediğin. Kendini mutlu huzurllu hissedebileceğin her şeyin en güzeli için dilemekten başka yapabileceğin belki bir şey yok gibi görünebilir. Ama, çok güzel bir hayata uyanmak hayallerinden seni alıkoymayan inançlarınla besleyici olabilmen gereklidir.
-Hayallerinin önüne korku, anlamsız gelen inançlar koyma.
(Zamanı geldimi etrafındaki değişiminle farklı farkındalığı olan ilişkilerin türediğini kimseden bir şey beklemeden kendiliğinden gelişecek kaliteli duygularının oluşmasını başlatmış olursun.)
-Başına ne gelirse çevrenin rollerinden etkilenerek yapmak istediklerinden kendini soyutlaman ve başkası ne diyecek diye değiştirmemelisin.
(Olmak istediğin gibi ol!. Seni kendi içinde huzurlu kılacak olaylara odaklı kalmalısın.)

Hayallerinin gerçeğe dönüşmesi için ne yapabiliriz?
Mesela: arabanın eskidiğini, sürekli arıza çıkarır diye değiştirmek istersin. Çok beğendiğin bir model vardır. O nu istersin.
Elindeki imkanın kısıtlı, 1- para: yeterince param yok dersin. 2- bu modeller arıza çıkartır diyen düşünceler… 3- olmadan olmayacak enerjisine maruz bırakılmak. Unutmamalıyız ki çevremizde dost da var, düşman da vardır. Dost sanıp talebini dile getirdiğin kimse senin O’ an düşmanın da olabilir. Düşünceler, hayallerin gerçekleşebilmesini dilediğin gibi hayallerini süsleyebilecek enerjinle daima yalnız kalmalısın. Olmadan olmasını dilediğin her şeyini kimse ile paylaşmamalısın. Böylece saf enerjinle birlik bütünlük içinde olursun.

1- Para: Yeterince param yok endişesini ortadan kaldır. En büyük zenginliğe sahipsin o güç içindeki hazinendir. Taleplerini dile getirecek yetenekl yaklaşımlarınla sana yansımasını ( gelmesini) sağlarsın. “paranın bana sağladığı kaliteli yaşamı seviyorum.” para benimle tam ve bütündür...bolluk enerjisi ile sahip olmaya başladıkların, her şeyinle sana aittir.

2- dilediğin, istediğin talebin için olumsuz düşünce ve inançlarını değiştir. Bu düşünce kime aittir? Başkasının dediği ile hareket etmemeyi seçiyorum. Bu düşünceler bana ait değildir. Altındaki nedeni ara. “Güven” duymak olabilir, onay alma ihtiyacı olabilir vs...

3- Olmadan olmayacak korkusu sana ait değildir. Bilinçaltındaki zoraki hediyelerindir. Istememene rağman sana aşılanmış, kodlanmış ve kontrol edilmene neden olan blokajların. Ben ne istediğimi biliyorum. Bu bana aittir ben seninle tam ve bütünüm. Bana hizmet etmene izin veriyorum sen de benimle bana hizmet etmeye varsan kolaylıkla tüm engellerin ortadan kalkıp gelmeni niyet ediyorum ve teşekkür ederim. Benden sana senden bana giden gelen tüm engellerin aramızdan kalkmasına izin verdim, onayladım teşekkür ederim.
Kişiden kişiye değişen istekler, arzu ve taleplerin ardında kendi içsel dünyanda biriktirdiklerin ve önünde set çekilmiş olumsuz kaynağın altındaki nedenleri deşifre edebilmelisin.
Hiç bir şeyden korkmuyorken her şeyden ince ayarların denge ve uyumuyla tamamlayıcı olmak gerekir.
Her gün yeni bir sayfa aç kendine. Yaşadığım her anım, en güzel ve keyifli anlarımdır.

"İSTEDİĞİM, DİLEDİĞİM HER ŞEY BANA NEŞELİ, İHTİŞAMLI VE KOLAYLIKLA GELİR."

NOT: NE DİLEDİĞİN ÇOK ÖNEMLİDİR. SÖZLER, DÜŞÜNCELERİNDE OLUMSUZ İSTEMEDİKLERİNİ İPTAL ET...

NUMEROLOG:
Müjde Şener


22.6.2019
58/13/4

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ

1 yorum:

  1. DİLEDİĞİN HER ŞEYE SAHİP OLANBİLMEN İÇİN VAR EDEBİLECEĞİN HER ŞEYİN DE ARDINDAKİLERİ ÖNCE YOKLA. SANA AİT OLMAYANI TAŞIMA, ONU BIRAKMAYA GÖNÜLLÜ OL VE SEVGİ İLE TEŞEKKÜR EDİP GÖNDER...

    YanıtlaSil

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...