18 Temmuz 2019 Perşembe

SANAT AŞKI


SANAT AŞKI

Elinde altın bilezik

Yaşam ve Sanat = Hayat

Dokuma yapar gibi hayatı işliyoruz. Duygu, düşünce ve hislerimize empati yaparak anlamak, algılamak dururken dışardan yansıyanlara önem veremedikçe olduğumuz yerde sayarız.
Bakıp gördüğümüz, görüpte yarattıklarımızın tümü de “SANATTIR”. Sanatı nasıl tanımlayabildiğin önemli elbette. Her şeyden, hiç bir şeye odaklı kalmadan her bir zerrenin anahtarı kapalı kilitleri açabilmek için kullanalım.

Hayatın içinde, dünyanın bir bütün olabileceğini bilmeden yaşamın nasıl bir his olabileceğini düşüncelerimizde kendimiz yaratırız.
Güneşin doğuşu ile batışını gözümüzde imgelerken, zamanın ve yaşamın önemini daha iyi algılıyoruz.
Hayatı sevmenin kazandırdığı çoşku!
İçinde tuttuğun duygularınla, onu yaratan düşünceleri ve hayallerimizi destekleyen, düşlerdeki zenginliğimizdir hayata koyduğumuz.
Her bir parçaları bir araya getirerek, kim olduğumuzu, ne olduğumuzu, ve nerede olduğumuza yönelirken. Ne olmak istediğimizi bize anlatacak hikaye, yarattığımızın farkındalığında olmak, bize ne çok bilinç kazandırabilir?
Her şeyde bir ilk olmak her şeyden bir dersle uyanmak ve her dokunuşla küçük de olsa uyanış, bilinç, algı

Yaşarken, denemeden anlayamayız.
Oysa, ben! kendimi kendi içimden özgürleştirirken, buna engel olan hayatın zorluklarını, yarattıklarıma ilaveten. Var olan inançlarla, kalıplar, tabular korkulara neden oluruz.
Istersen istemediklerini özgürleştirebilirsin. Duygularımıza çarparak, “Tsunami”gibi yıkıcı olurken ardından olayları sağlam temeller üzerine yeniden yapılandırmak için gayret ederiz.

Hayatımızda yapıcı olmak varken, yıkmanın, yok etmenin bir anlamı olmadığını anlarız.
Hiç düşünemediğimiz hikayelerin değişimi ise her yönden dersimiz olur.

Bugün dün değildir. Dünden kalanla, bugünü tamamladığımızı, bize yansıyarak anlamamızı sağlayacak düellolara girebiliriz. Her dokunuşla silkelendiğimiz gerçeği canımızı acıtsada zamanla iyiki oldu demeye başlarız.
Gerekmedikçe olaylara farklı açılardan bakmayız. Gerektikçe daha sabırlı olur, özverili yaklaşarak tamamlayıcı olmaya çalışırız.
En zor ama en keyifli olan düşünceleri ortaya koymanın hazzını taşıyabilmektir.
Yaşam tıpkı sanata benzer. Yaratarak ortaya koyduklarımızın değeri ve önemi ile bütünselliği bizlere anımsatarak katkısını ortaya koyarız. Kendi içimize yönelmemize katkısı olan her düşüncelerimizdeki hayali gerçekleştirdiklerimize güzel yaklaşırız.
Ruhsal, duygusal, fiziksel hücrelerimizdeki cevherin ortaya çıkmasındaki etkendir.
Bunu başarabilmek, var olan ve hücrelerimize kodlanan her düşüncelerin duyularımız aracılığı ile oluşudur.
Her birini tek tek deşifre etmek ve sadece istediklerimize odaklı olmak denge yaratır.

Hünerlerimizin bütünselliği ile ortaya koyduğumuz sanat aşkı: her bir dokunuşla binlerce farklı düşüncelerimize hayat verdiğimizi görebiliriz.

Bu farkındalık farkedebileceğimiz en güçlü yaratımla içimizdeki zenginliğimizdir. Ne verdiğin ile ve ne almak istediklerini ortaya koyar.

Içimdeki çocuk, bugüne kadar beni taşıyan anılarımla donanımlı iken, o’nu nerede bıraktığımı, bende hangi duyguları aşıladığını. Onun da üzerine nasıl yaşam kurduğumu ve nerede onu üzdüğümü anımsatan olaylarda güçlendiğimi anımsadım.
Kazandığım her şeye sebep o oldu. Kim olursak olalıım birden fazla yaşamın zincirleri arasında topladığımız, biriktirdiğimiz, gördüklerimiz, duyduklarımız, algıladıklarımız, hissettiğimiz her şeyin kendi içinde taşıdıkları oldu.
Neden taşıyoruz veya, kapıları açamıyoruz... Elimizdeki altın bileziği kazanmak ister de kullanamıyorsak, “emek harcağıdın ve her dokuduklarındır sanatın” o halde atacağın her adımlarında dokuduğun halı gibi yaşamınıa çeki düzen vermek gerekir.

el emeği göz nuru derken daha başka neler mümkün olabiir.
Sanata olan aşk, tutku, yaşamı hafifletir. Kimse için değil kendin için bir amaç belirlemek gerekir.

Sanatındır, seni sanatcı yapar…

Elindeki imkanın doğruysa bunu en iyi şekilde değerlendirmek gerekir. Ben bilmem, ben yapamam, ben becermem demek basittir. Özdeki hünerlerimizin bilincinde olmak ve olana hayat vermek elimizdedir. Içimizdeki cevherin özgürce salıvermek, bizleri değerli kılacak. Akıl, mantık, şuur ve bilinç hayatımızda unuttuklarımızdandır derken, en son bakmaya başlarız.

Kendi içindeki cevheri keşfetmek için geç kalmadın. Bunu en iyi şekilde yaratarak yaşamayı seç.

NUMEROLOG:
Müjde Şener

19.7.2019
47/11/2

YENİ BAKIŞ GAZETESİ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...