18 Ağustos 2019 Pazar

EKSİKSİZ HAYATA TEK BİR DALIŞ...


EKSİKSİZ HAYATA TEK BİR DALIŞ

Dünyaya geldiğimiz andan başlayan yaşam mücadelelerimizde her anımızın değerini her gün daha iyi anlarız. Güçlü bir enerji akışı ile sahip olduklarımızı keşfederken. Kendi doğrularmızın bizlere bıraktığı izleri sürmenin verdiği his hareketlerimizi belirler. Yaşam amaçlarımızda her yönden hayatı tanımlama, anlamlaştırma formüllerimiz ise, sürekli gelişerek kendini belli eden ton skalaları gibi enerjimizin de skalalarını oluşturur. Bunlar: “Ses, renk, doku, his, algı, vb…” daha bir çok etkenin sebep olduğu skalalardır ve yaşam değerlerimizi yönlendirecek olan. Sürekli değişimleri ile değiştirdiğimiz hayat rotası veya çizgisinde her adımlarımız ve içindeki saniyelerin değeri ile uyanışlara geçeriz.
Kişisel dünyanda: Nesin? Kimsin? Neredesin? bilincinde olduğun tek düze bir çizgide ilerlerken ardındakileri yoklamanın sana getirisini de görmeyi denemelidir insanoğlu. Her yön hayatın tek kalemle yazılıp bir çok farklı senaryoya uyarlanışını farketmişsindir. Sen, ben değilim. Belkide ben senim ama bilimsel yaklaşarak teorileri oluşturacak zihin yapılarında kendini kopyaladığın heryerde sen kendini tanımaya yönelirken, bırakamadığın alışkanlıklarınla sahip olduğun hiç bir şeye sahip olamamanın mücadelesinde kalırsın. Sınırlandırdığın yaşamınla önünde engel yarattığın kendinle mücadelede olmak zaman kaybındır.

Kendini görebildiğin her şeyde, heryerden söküp çıkartarak bunu başarmayı seç!
“Evet seçiyorum” demekle olur mu?
Imkansızı başarabileceğini sandığın o anki duygunla süperman formatında kendi elindeki sihirin gücü ile bilimselliğin önünde durağan olmuş, kitaplara uymaya çalışarak bunu elde edemeyiz. Her yönden hayatın sana verdiği bir içsel kütüphanen vardır ve her anını kaydeden hücrelerindeki kilidi çözebilinceye dek seni kendi dünyanda alıkoymuş, tutsak gibisin.
Farkında olmadığın, sende “var olanların bilincinde olmak istersen bir adımla bir çok geçmişinin zincirlerinden kurtulmak mümkündür” desem inanılması zor ve saçmalık dediğin o ipin ucundaki sen benim, bende senim desem yine kendini kendimle kıyaslayamayacağım gibi, sen ben değilsin bende sen değilim. Bir birimizin kopyası olsak dahi farklı insan modelleri ile bir birimize ayna görevi yaparak bilinçaltımızda, hücrelerimizdeki kayıtların uyanışları için tetikleniyoruz. Var olanı yansıttığımdan eksenimde bulunan bana ait parçalarımın yansımaları ile uyanışlarımın olacağıdır.
“benden sana senden bana giden gelen eksiksiz parçalarımı alıp kabul ediyorum teşekkür ederim.” diyen sözlerimle kullandığım olumlu proseslerin olumlu etkisini kabullendirdiğimden şansımı kullanmak üzere programlıyorum kendimi...

- O halde her şey eşit olmaz mı?
Denge ve uyumun içerisindeki bilincin bilinmezliğin parçalarını alıp kabul etmek istersen bunu elde edebilirsin. Ters yüz ettiğimiz her kuralı bozan oyunun içinde oyun bozancılık gibi görünebilirsin. Lakin sana bana ait olmayan hücrelerdeki dokuların izleri ile nereye kadar kendini yaşamayı seçersen o kadar hayatın bağlarından çekip çıkartacağın kendinle olmaya başlarsın. Zamanı yakalamak sevgi ile sarıldığın yaşamınla aldığın veya alacağın nefesinin kaliteli oluşu hayat amacının izlerinide o yöne doğru yönlendirecektir.
Bilimsel bir açıklama gerekli ise kendi yaşamının değişimlerini gözlemledikçe kendi değerinle değişen hayatın en baştaki açıklanılması gerekendir. Bilimsel olan yaşanmış elindeki kanırtlarındır. Ne kadar istediklerine odaklı kalarak yaşamayı seçmişsen o kadar kendinle alakalı değerinin sana ait olduğunu gösteriyorsun.
Bilinçli bir insan ya da topluluk içerisinde birey olmak inanılmaz keyifli olmaz mı?
Sürekli değişim ile değişmezliğin parçalarını eşleştirerek yaşamsal değerlerimizin kaliteli olmasına izin ve onay vererek elde edebileceğin imkansız olanı başarmak gibi mesela.

Hayatını tek kalemle yazarsın belkide ama sonuç, o kişinin sen olmamasıdır.
Her birimizin dünyaya gelirken bir amacı olmalıdır. Her gün, sürekli değişimle değişen amaçlarımızın dahi beklentilerimize ihtiyacımız olduğu kadar bize yakındır.
Yaşarken, hayatın getirdikleri ile gündemimize ışık olacak olanlarla uyanışlara girer değişimi başlatırız. Bir dokunuşla birden fazla mucizelere tanıklık etmeye ne dersiniz. Eksiksiz olarak hayata tek bir dalış ile tüm hücrelere kodlanan anlamlardan kurtulmak mümkündür. Prosesler işe nasıl yarar? Kim olursak olalım kendin olma yolculuğunda vurgun yememek üzere kontrollü varış ile kontrollü zamanda yolculuk olursa eksiksiz tam ve bütün olmaya başlarsın.

NUMEROLOG:
Müjde Şener


19.8.2019
48/12/3

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...