17 Ağustos 2019 Cumartesi

HAYATLA SÖZLEŞMELERİMİZ

HAYARLA SÖZLEŞMEMİZ

Hayatta en çok neye odaklı kaldığımıza anlamlar yükleriz. Zihnimizde sürekli gidip gelen ve bizi huzursuz eden nedenlere takıldık mı enerjimiz düşer. Hep bir neden ararken aslında kendimize çeki düzen vermenin daha başka yolları, zihnimizde şekil almaya başlar. Insanlar ve olaylar arasındaki gidip gelen yorucu mücadele hepimizi silkelesede, buna dur demeyi çok isteriz. En güzeli en doğrusu için başka nelerin mümkün olabileceğini zihnimizde üreterek yaratmanın yolunu şekillendirerek ona olumlu anlamlar yüklemektir. Icraata geçmek ve doğru zamanda doğru yerde olmak kapalı bir kapının açılmasında önemli rol oynar.

Dünyaya geldiğimiz andan başlayarak bizler farkında olmadan, çevrenin faktörleri ile yaşam yollarımızı şekillendiririz. Her nedenin de altındaki sebebine takılarak, üzerine benzer benzeri çekerek çoğaltırız. Geniş açılardan yaşamımıza dönüpte, ileri geriye baktıkmı. Ne demek istediğimi anlarsınız.
Temelimiz, alt yapımız çok önemlidir. Farkında değiliz ama, üzerine inşatını yapmaya çalıştığımız temelin sağlamlığı önemlidir.
Hayatın temelini çözen kişilerin yaşamında nerede neyi eksik yada tam yaptığını da anlar. Insan ilişkisende en doğru olabilecek kimliği ile kilitleri çözebilmek için formülleri yoklar. Geçmiş ile bugün arasındaki sözleşmeler hepimizi bir arada tutar. Böylece, kendini bilen biri kimlerle nasıl bir yolda olduğunu anlarken, istediklerini istemediklerinden ayırmanın çözümüne takılır.
Kendini bilen bir kişinin hayatı, hayallerini yönlendirerek toparlayıcı olur. Bir şeyi çok isterse hayaline giden yolun düşünceleri ile zihnidir. Yarattığı hayali senaryolarında çekim gücü devreye girer. Zaman her birimize ilaç olurken, temelindeki nedeni görmeyi seçelim.
Bizler geçmişimizle alt yapımızla, temelimizdeki kodların ve üzerindeki yapılanmayla ilgiliyiz. Kademe kademe gelişi gibi gidişini izlemek gereklidir. Her bir nedenin altındaki yapısal bozukluk bize kuralı bozan ve yaşamımızı zehirleyeni yıkıp yaratımını iptal etmek düşer.
Klişeleşmiş sözleşmelerin deşifre edilmesi gerekirken nerede ve nasıl durmak gerektiğini öğretir.
Bu şekilde kendini bilipte hayatı hayallerimizde yeniden canlandırmak yaşama sıkı sıkıya bağlı kalmamıza etken olur. Iyi bir işletmecide olduğu gibi düzen düşüncelerdeki yapısal gerçekliliğini ortaya koyar. Mesela: iyi bir işletmecide düşüncelerindeki kuralı zihninde yer edince tamamlayıcı olur. Ama, en zor değişmesi gereken hale de dönüşür. Bırakamadığı alışkanlığı bağımlılığı olur. Taşıdığı her hücrelerindeki bağ ise bir birini beslemeye doğru gider. Kimlerle nasıl bir sözleşme yaptığı onu her şeyi ile sınar. Tek taraflı olaylara bakmamamız gerektiğini daha iyi anlarken geniş ve derinlerden yüzeye çıkanlara öncülük yaparız. Sırası gelenin değişimi ile yeni ve farklı düşüncelerimizin eskinin yerine geçmesi ile sözleşme yaparız. Ta ki tamamlansın.

Hangi yaşam, zaman ve mekanlarda her nerelerde bilerek veya bilmeyerek etmiş olduğum sözler, düşünceleri duygularımda yer almış zihnimde beni yorarak ilerlememi engelleyen her şeyin tek tek kolaylıkla yıkıp yaratımını iptal ediyorum. Bir birini baplayarak ulanan bağımlılıklarım, alışkanlıklarımla temelimde özüme giden yollarımın kolaylıkla çözülmesini niyet ettim.
Tüm alışkanlıklarımı, bağımlılıklarımı, bırakmamı engelleyen her ne varsa bırakmaya gönüllüyüm. Şimdi şu anda saf kaynağın sevgimin özümün içindeyim. Her yönden yaşamımın bana mucizeleri ile gelmesini, hiç bir engel olmadan yaratıcı yönlerimle kendimi yaşamayı seçtim.
Önümdeki blokajlarımın kalkmasını daha güzel ve kaliteli yaşamı hak ettiğim şekilde yaşamayı seçtim.
Hayallerimize bizi yönlendirecek olumlu ve güzel kaliteli cümlelerimiz hayat kurtarır. Çeşitli nedenlere takılarak “an”dan uzaklaşmamıza etken olur.

Oysa biz şimdide hayatımızın kontrolünde yaşamayı seçiyoruz…

NUMEROLOG:
Müjde Şener    

27.7.2019
64/10/1

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...