17 Ağustos 2019 Cumartesi

SARILDIĞIN YAŞAMIN SENİNDİR

SARILDIĞIN YAŞAMIN SENİNDİR

Zamanı yakalamak istersin ancak insanlarla olan ilişkilerinde kendini keşfetmen biraz meşakatli olabilir.
“Herkes sen değildir, sen kimse değilsin.”
Olamazken olmayanların arasında sıkıntını dile getiremediğin gibi, ardı ardına gelen düşüncesizlikler dizilerek ulanacaktır. Belkide senden ona, onlardan sana ama, bu sürekli değişimlerinle gelecek olana zemin hazırlayacaktır.
Sebepler zincirini kırabileceğin o zamanı yoklaman, düşüncelerindeki kavramların aralarındaki bir birine ulanmış bağlantılarınla alakalıdır. Seni kendinle zamanı yoklamaya yönlendirebilecek ve daha bir çok kilidi kırabileceğin yaşamı, zamanı bir birinden ayırt edebileceğin o anı yakalamak istemez misin?
Tüm yaşama sıkı sıkıya sarılıpta kendini amaçlarından yoksun kılacak o dünyaya bakıp ben neredeyim? diyebildiğin an, zaman kendiliğinden genleşmeye başlar. Kontrolünü elinde bırakmadan hayatı nasıl kolaylaştırabileceğini kendini yoklayarak sınadığın her olan olmayanın sana kattığı iyi olan tarafından bakarak değerlendirebilmeyi dene. Sakinim telkinleri işe yarar mı? Hiç bir şey olmamaktan iyidir düşüncelerini zihninde kabul et ve onayla böylece, sakinim cümlesinden yararlanmaya başlarsın.
(Şimdi şu anda kendi içindeki duygularını yoklamaya başlamalısın. Sebeplerin dilinden anlamanı kolaylaştıracak ve kilidi kırıp içerisindeki duyguların sana ait olmadığına inanarak kendine kendin için çeki düzen ver...)

Kimseye kendini anlatamadığın an değişir yüzündeki ifadeler. Ancak yine seni anlayabilecek tek bir kimsenin olmaması, istenilmeyen ruh haline girmene neden olacak kadar gerecek belkide.
Böyle bir durumla karşı karşıya kalman seni nasıl bir duruma yönlendirecektir?
Bilinçli bir kimse isen, seni zorlasa bile yalnız kalarak düşüncelerini, özde, genetikte ve ruhunu sakinleştirebilmeye başlaman, yalnız kalınca işe yarar.
Olumlu telkinlerle her ne kadarda kendini kendinle sınamış olsan bile dışardan bakan gözler yada düşüncelerin bir ucundan dış görüntünü hissederek davranmaya başlayabilir davranışlar.
Hayatın tümü her yönden kendinle uyumlu olacak değildir.
Öğreniyoruz ve hayatı tanımanın verdiği farklı bir haz ile silkelenmeye devam ediyoruz. Zamanı yoklamanın verdiği diğer bir değişimle aslında her olan olmayanın istediklerin olmasıdır. Seni kendinle deşifre ederek olayların karşısındaki kimliğini törpülemen içindir. Ne kadar çok dıştan gelenin duygularını tetiklemesi ile acıyan duyguların varsa, sebeplerin değişiminle alakası olmasıdır.

Hele birlikte hareket edilmesi gerekiyorsa birileri tarafından yönlendirilmek zahmetli olacak. Insanlarla olan ilişkilerde kendini kabul etmekle olmaz. Biraz da başkaların hareketleri ile uyumlu olabilmenin verdiği davranışların şekillenmesi bozulmalarına neden olacak.
Kimse seni anlamasada kendini tanıma yolculuğunda insanlarla olan ilişkilerinde olgunlaşmaya başlar ve nerede kimlerle nasıl olman gerektiiğini, davranışlarınla kimlerin senle birlikte nasıl yürüyeceğini net bir şekilde anlamaya başlarsın. Zamanı yakalamanın bir diğer formülü ise, hayatın sana sunduklarından derin geçmişinle alakalı her bir duygu dokunuşlarında kendini törpüleyebilme şansındır.
O şansı yakaladığın an, seni kendinle daha güçlü kılacak hediyelendirmelerinde davranışlarını gözlemlemeye başlarsın. Onunda ardından gelebilecek en değerli zamanının hayatınla bağlantılarının en değerlilerinle olduğu anda olduğunu farketmendir. Sana ait olan her bir parçalarının hediyelendirilişi ile görebileceğin yaşam ve taşıdığın huzur doyuma ulaştığın o andır.

Hayat sanıldığı kadar kolay değildir, zor da değildir. Farkındalığınla sana kendini anımsatacak her olay karşısında nasıl durman gerektiğini anımsatarak durağan olmayan dünyanla duygu, düşüncelerin, sözlerin devrededir. Davranmış ve düşüncelerin arasında zorlanarak değişimi başlatırsın. Sen kendini değiştirdikçe çevrenin de değişiminden farklı yaşamlara yönlendirilebilirsin. Önemli olan kendini nerede ve nasıl hissettiğindir. Başkaları için yaşamadığını, kendin için yaşamanın verebileceği huzurla birlik içinde neşeli ve ihtişamlı yaşayabileceğindir. Insanlarla olan ilişkilerindeki neşeni kaybetmeden hayatında seni onore edenlerle takıl.
Tüm yaşam her birimize hediyedir. Neşeli ve ihtişamlı olabilmesi için çevrenin rolleri oyuncularındır. Ne verdiysen onun yansımalarıdır.

Müjde Şener

13.8.2019
51/15/6

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...