25 Kasım 2019 Pazartesi

HİÇ BİR ŞEY GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİLDİR GÖRMEK İSTEDİĞİN GİBİDİR.


Hiç bir şey göründüğü gibi değildir görmek istediğin gibidir…

Gelecek hikayelerin geçmişinin tekerrüründen ibarettir. Hissettiğin duygu veya acının tarifi sende bıraktığı izler bugün yaşarken taşıdıklarından dolayıdır ve öylede olurken gerçekleşir.
Çevremizdeki herkes: duymak istemediğimiz şeyleri bize söylerlerken sahip olamak istemediklerimizin kulaklarımızda çınlamasına tepkili yaklaşırız ve bu bizi üzer.
“Daha önce buna benzer bir olay, başka zamanda yaşadınmı?” düşüncelerini zihninde zorlarken aramaya başlarsın. Öyle olma ihtimalleri yüksek olunca daha derinlerde buna benzer nedenlerin temelden gelişini farkedersin. Istesekde, istememiş olsak bile alt yapımız çocukluk ve yetişkinlik arasındaki, bir birine paralel yaşamlarımızın hayat hikayelerimizi nasıl olumlu olumsuz etkilemesi inanılmaz olur.
“Tüm yaşamımızın mucizevi bir hayatın kopyası olarak bize tekerrür etmesinden, başka zamanlarda farklı hikayeler yaşadığımızı sansak bile ayni senaryoyu farklı zamanlarda başka insan rollerinde yaratıp yaşarız.” Çekim gücümüz en iyi kullandığımız araçtır. Onu kullanmayı becerebilirsek elimizdeki gücün imkansızlıklara karşı kullanabileceğimiz silahımız olacak.
Kilidi kırıp içeriye girebilme özgülüğümüz elimizde en zamansız gelişen silahımız “sabır” dır.
Sakla zamanı gelir deriz ve o’nun da etkisini alıp kabullendikmi değerimizin kimyası avuçlarımızın içinde iki dudağımızın arasındaki sözlerimizdedir.
Sanki tüm yaşamımızla birlikte uykuda olduğumuzu sanırız bir anda fakat, bu düşün tanımı hangi aşamada hayatımızı sorgulattırdığı da önemlidir.
Gelmiş gün, ay ve yılın geçmişin içindeki bir zamanı bizde yoklattırıyorken kendimize çeki düzen vermenin nasıl etki ettiğini anlamamıza yardımcı olacak.
Hafızamızda bulunan kayıtların an ve zamanın hediyeleri olarak işlemesi ile kodlanırlarken sonsuza kadar zihnimizde kazırnırlar. Ta ki sana kendini hatırlatıp silme ihtiyacını isteyesiniz..

“Keşke bu düşten uyansam” diye düşünürken o düşten uyanmanın yolu: “o hissi yalanlamaktır.”
Sen bana ait değilsin… ben sen değilim sende ben değilsin ben seni kabul etmiyorum . Bu düşünceler bu sözler, bu his benim değildir vb… olumsuz red cevaplarınla kabul etmiyor, onaylamazken teşekkür ederek geldiği gibi gitmesini sağlamaktır.
Alıp kabullenmek sahiplenmek demektir…

Hayatın hayallerimizden ibaret oluşundan uykuda olup uyanmayı beklerken uykuya dalmaya hazırlanan bilinç dışı bize ait olmayan her nedenlerin kaynağı içimizdeki duyguların duvar gibi önümüzde siper almasıdır.

Özgürlüğüne düşkün kadının yaşamında evlilik sözleşmenin bitmesi ile yeni bir ilişkiye geçişinde başka anlaşma yapar ama sözleşme yapmaya cesareti olmaz. Bağımlılık çerçevesinde onu yoran duygularıdır.
Kişiliğinde: severse tam sevmeye bağımlı olan yönleri ile kimyasına çeki düzen verebileceği an iyileştirici yönlerinden kendine gelmesi gerekir.
Iyileştirici olan tarafı: iyimser ve merahametli oluşudur…
Mesela: olaylara takılıp ilerlemesindeki engellerinin, endişeye dönüştürmesinden yollarını tıkar. Bu kaynak işi: içsel duygusal yollarının bir birine bağlantılarındaki envayi yöntemlerinin oluşudur. Göründüğü gibi değildir, görünmek istediği şekile görmeyi sever.
Bu yaşamındaki değerle, denge ve uyumunda kendine çeki düzen vermesi gerektiği kadarına sahiptir demektir.
Yokluktan bolluk yaratabilecek imkansız olana güç verebilecek bir kimliğe sahiptir.
Tekrar eden benzerlikler onu korkutur. Değişmeyecek olan itaatsizliğinden kaçmaya çalışarak zamanı yoran düşünceleri ile ve inadı iledir.
Vizyonuna ve hislerindeki takıntılarından kopamıyor. Ayni nakaratlar: ayni olayların ve değişmezliklerinden de beklentileri onun ilerlemesine engeldir.
Sevmek en büyük tutkusu iken sevilmenin nasıl bu kadar özel olabileceğine inandıramadığı kendi ile silkelenmektedir. Her insanın kader çerkı farklıdır ve endişelerin kökenindeki alt yaısının kelimelerinde boğazında düğümlü oluşu, onun karşı gelmesini engeller. Böylece zamanı kontrol altında tuttuğunu sanıp hiç bir şey yapamamaktan aklındaki duygu ve hisllerini yoluna koyması zaman ister…

Hissettiği acısını çinde taşırken ayni hayatın yeniden olmasını engelleyecek kadar dirençleri oluşur. Zihnindeki tablosu: hayatın akışında yaşama alıştırdığı kendindeki eksiklikleri ile sınırlandırdığı yaşamından bir şekilde kurtulmaya çalışması idi. Sakla zamanı gelir diyerek gelmiş ile geleceğindeki eksikliklerini tamamlama evreleri biraz meşakatli oluyordu.

Biten bir ilişkinin peşini bırakamaz… saklı kalan duygularındaki hikayelerini yeniden canlandıran hisleri ile duygularında çatışarak bırakamadığı inançlarına yenilmemek üzere kendini frenlediği, gerçek ilişkinin boyutunda silkeleniyordu.
Ben “kim olursam” olayım “nasıl kendim olabilirim?”

Sınırlandırdığınız yaşamınızdan kendinizi ayrıştırmaya ihtiyaç duyduğunuz an bıraktığın ilişkinin ardındaki izleri silememiş olman seni yormaya başlar.
Anılarındır seni takip eder…
Bırakmak istesende o peşini bırakmayacak ve olumlu olumsuz anılarının zihninden atamadığın zamanları yoklarken sınanıyor olacaksın ve kendini sudan çıkmış balık gibi sağa sola yalpalanarak boşlukta, yalnız, hissedersin. Biten ilşkini kafanda bitiremedikce, kalbinden atamadıkça sürekli kendine ( sözde: biten ilişkisine) sinyaller vererek ilişkiyi mesajlarınla baltalayarak. Her duygulara dokundukça ilişkiyi güçlenmesini sağlarsın. Ne yaptığının farkında olmadan sadece o an geldiği gibi davrandığını baltalayarak korumaya aldığının farkında değilsin.
Aklınızın bir kenarında “ben seni istemem” derken diğer kenarında anıları tazeliyor ve(Bitene sen “bitti” demiş olsan bile sözleşmen bitmemişse aradan yıllar geçsede yolları bir yerde yeniden kesişecek ta ki gerçekten sözleşmeleri bitsin…) Bittiğini söylediğiniz halde onu ilişkiden kopartmaz daha çok yakınlaştırırsın. (Sadece burada dikkatli olunması gereken, ilişkinin boyutu ve şeklini düşünerek, onu korumaya almaktır. Herşeyin olgunlaşma zamanı vardır ve bu zaman içindeki süreç: her ikisi için olmazsa olmazlığın çerçevesinden tabloya bakabilme modelidir. Sabırlı olacaksın... Sevgini dile getirmekten kendini kasmayacaksın... Duygularını paylaşırken savunmaya girmeyeceksin... Kendine güvenerek dim dik ilişkinin yanında duracaksın...
“Ben seni sende beni seviyorken biz birimizle tam ve bütünüz” diyeceksin.

NUMEROLOG:Müjde Şener

27.11.2019
68/14/5

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...