BÜYÜMENE YARDIMCI
OLAN YAPTIĞIN İŞTİR…
Kendi ekseninde
benzer insanlarla birlikte olursun ve kendini daha iyi tanırken kim
olduğunu, nelerden hoşlandığını, nasıl işlerle uğraşırken
zevk alabildiğini farkedersin.
Her insanın
hayatındaki rollerine bakış açısı farklıdır. Zamanla insanlar
bir birleri hakkında eleştiri yaparken, kendini göremediğinden
yoksun kalır. Ve, sen bunu ne zaman anlarsın biliyormusun? En
yakınlarından umduğun gibi davranılmadığını farkettiğinde.
Ardından kendini yoklarken ben öyle olmayacağım dediğin zaman
farklı anlamlar taşımaya başlarsın. Hatta kendinden ödün
verdikce kaybettiğin zamanlarını görmeye başlarsın. Geçmiş
zamanlarında kimlerle nasıl bir oyun içerisinde olduğunu,
kimlerle nerede ve ne zaman nasıl olmak seni mutlu ederken yüceltiği
anılarından gelir geçer ve sen bilinçlendinmi alışkanlık ile
bağımlı kaldığın bu yönetiminle yaşamaya başlarsın.
Bu nedenle başarılı
insanların hayatı istedikleri ile dengi dengine oldumu herşeye
sahip olabiliyor.
Insanlarla olan
ilişkide kendini görebildiğin her yerde sana sunulan
hikayelerinlesin.
Kimsenin senin gibi
olmadığını, hayatın içerisinden kendini çekip çıkartarak
empati kurmaya başlıyor oluşunla silkeleneceksin belkide. Ancak o
zamanı, sürecini sen belirledikten sonra gerçeğin olur.
Değişen sen
olacaksın ve, kendinden başkasının değişmesi için uğraşların
harcadığın zamanın kendinden veren olacağından kimler için
kendini feda ettiğini bil…
Bir birimize ait
parçaların dışındaki rolleri üstlenmemeliyiz. Kimlikler
arasında kendini bulurken bir başka kişilerin olumsuz
davranışlarıdır seni yüceltecek olan.
“Sen onun gibi,
kimse gibi olmak istemeyeceksin. Sen kendin olmak isteyeceksin”.
Empati yaparken
göremediğin kendini gözlemleme şansını yakalarsın. Başarı
emek ister, sevgi gerektirir, özveri gerektiğinden buna sabrını
ilave edeceksin ki, her değişiminle öncesi ve sonrasını
gözlemleme şansın olsun. Kendini yıpratmadan bu işin üstesinden
gelmeyi çabalaman gerekir.
Kendinden küçük
olan nedenlere taviz verdin mi ipin ucunu kaçırırsın.
Bu süreç
yaşantında sıkıntılı süreçlerden gelip geçmeye başlar Ama,
neden biliyor musun?
Herkes
iyimserliğinden söz ederken seni onore edecektir. Insanlarla iyi
geçinirken seni kendinden farksız görmez aslında ama, üstünlük
sağlamak insanın doğasındadır. Kim galip gelir veya kazanır o
iyimserliğinle alakalı olur. Insanlar iyidir ancak zaman illa
birinden birine bir oyun oynatır ki değşimi başlatabilsin.
Belkide o kişi sen olacaksın. Nasıl ki en yakınından darbe
alırken acı çeker ve kimseye güvenmeyeceğim dersin. Burada bazı
alışkanlıklarından vaz geçebilmen gerektiğinden, kimseye
kendinden fazlasını sunmaman gerektiği için. Hayatında kendinden
başkasına bağımlı kalmaman gerektiğinden uyanışların zaman
zaman bu şekildede olabilir. Ancak kendini bu duyguya kaptırtma.
Sadece akışta kendini yaşamaya alış. Insanların gelip gecici
olduğunu hayatında kimseye kendinden başkasına bağımlı olmaman
gerektiğini alışırken zorlu süreçlerden geçmeden akışta
kolaylıkla olsun.
Dışardan bakan
gözlere başarılı, akıllı, hırslı, yetenekli, çalışkan vs…
gibi görünmek özgüvene katkı sağlamış oldu mu çevreden gelen
veya gidenlere karşı daha bir başka gözle güçlü edanla bakıp
bilinçli yaklaşımlar katmaya başlarsın.
Buna ihtiyaç var
mı?
Eğer hayata sıkı
sıkıya tutunmak, başarılı olmak, kazançlı olmaksa niyetin
beklenmedik yerde durağan olanı bilinçli bir şekilde
ateşlemelisin. Savunmkasız, çaresizlik kayıplardır. Iteklemek,
durağanlığın da ardına saklanmak ta öyle. Zamanı hızlı
değişime sürüklemeye başla. Mesela hırlı vede hareketli
oldunmu çevredeki etkileşimlere dur demen gerekir.
Yaptığın işinte
başarılı olmak istersen önce işini sevmelisin. Sevdikce her
günün gelişerek büyüyen yaratıcılığın ile, kendine
güvenmeye başlarsın. Özgüvenini nerede kaybetmişsen nedenini
sorgulamazsın. Farkettiğinden o zamanki kimliğin ile kişiliğine
gülümseyen kalbinle şifalandırmaya başlarsın.
“Çocukken
alıngandım, utangaçtım ama büyüdükce değiştim” diyen iç
sesin seni sevdiğin veya sevebileceğin işe yönlendirdikce kendini
yoklamaya başlarsın “ben ne yapmak isterim? Ne yaparsam mutlu
olurum? Nasıl bir iş beni kendime çekebilir?” bir işe
yöneldiğinden içindeki mahcup çocuğun yerine başka bir kimlik
girmiş gibi değişimine memnuniyet getirirsin. O zaman, kendini
yetersiz hissettiğinden savunmasız, çaresiz, bilgisiz
hissettiğindendir.
Her nedenin altında
yatan olaylara takılmaların uyanışın olacaktır.
Bilinçli olabilmen
kapalı kapılarını açacak. Yansmalarla yansıyanın sebebi, ne
olursa o olsun “öz” de seni değiştiren, yaşamını
yönlendiren küçük olaylar büyümene yardımcı olur.
Başarının
anahtarı kendine olan güveninle gerçek olmaya başlar. Hayallerini
hedefine koyarken gerçeğin olmaya başlayacak.
Sevdikçe çoğalan
sevgi enerjisidir… İşinde özverili olman, sevgi enerjinin
dozajıyla alakalıdır. Tutku ile bağlı olmak mı? yoksan her şey
ile dengeli bir şekilde mi olunması uygun olur?
Her şeyde olduğu
gibi dengeli vede uyumlu olundu mu aradığın cevaplarını
kolaylıkla bulmaya başlarsın. Başarının anahtarı sevmek ve
dengede kalabilmendir. Uyumlu olman ve, olan ile olmayanların sana
katkısıyla değerinin karşısında ezilmemektir.
Demek ki, işinde
kendinden daha fazlasnı vermeyeceksin ve kararınca olduğu zaman
makbul olacaktır...
Herkes işini yapar
düşüncesi ile kendinden feragat ettiğin yapabileceklerinden
fazlasıyla, kendini zorlarsın. Bırak herkes yapabileceğini
yapsın. Kendi sorumluluğunu üstlenmen ile bir biri ardından gelen
daha başka başarıların farkındalığı ile tuttuğunu koparmaya
başlarsın.
NUMEROLOG: Mujde Şener
8.3.2020
15/7
HABERAL KIBRISLI GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder