BAĞIMLI KALMADAN YAŞAMINIZIN SIRRI...
Duygu, düşünce, algı, hislernizdeki her yankı varlığınızı olumlu olumsuz etkilemektedir. Hangi ilginç bakış açılarınızla olayları nasıl değerlendiriyorken “kendi yaşam çarkınız içerisinde yönlerinizi de şekillendirmiş olursunuz.” Var olan sizin yol haritanızdır ve takipte kaldığınız hislerinizle size pusula görevi yapan düşünceleriniz “kendigelen” yön vereniniz olur.
Hayatınızı hangi bakış açılarınızla kaleme aldığınızın tek gerçekliliği: kendinizde yoklamanız gereken rituellerinizdir.
Kaybolmuş geçmişinizin derinlerinde gezinerek gerçek, gizli kalmış, sadece sizin bildiği ancak ortaya çıkmaması için gizli kalan öğretilerinizin açığa çıkmasından değil, onun bilinci ile, bilgeliğinizin önemi FARKINDALIĞINIZDIR: “ben yaşadım, deneyimledim ve dersimi aldım bitti” diyebilir olmanızdır…
( Hiç birşeye tutunmadan, yaşamın tadında olabilirsiniz.)
Otomatiğe bağlanan alışkanlıklarınız ile, “rutin her gününüz ayni gelenek ve adetlerinizle olursunuz.”
Olgunlaşırken hangi amaçsızlığa gittiğinizin bilincinde olsanız dahi, bunu değiştirememiş olmanız içsel “yardım çığlıklarınız” imdadınız olur. (Derdini söylemeyen derman bulamaz.)
Kabule geçerken geçmişin geleceğinizle bir ilişkisi olmamasına dikkat ediniz.
Bu sizin garanti belgeniz olarak “Bilinç, algı, his dualite gücünüz bilinçli seviyenizle ölçülür ve gelecek kayıtlarınıza olumlu yönde işler…
Kaybedilen zaman telafisi gibi...
İçsel çığlıklarınız: Geçmişten gelerek geleceğinize yansıtılmaktadır.
Yaşanmış bir olaya izin veren olursunuz…
Kıymetinizin, değeriniz bilinmezken kendinizi kaptırdığınız yaşamın size sunduğu var ettiklerinizdir. “Aldıklarınız, bırakamadıklarınız ile sindirememiş olduklaınızla sinerji yaratırsınız.” Gerçek inzivaya çekilmeniz ( kendin ol! Kendine dön!..) ve gelecek süreçlerinizde olmasını tercih ettiklerinizlesiniz… “Hep ben mi suçluyum?” dediğinizi duyar gibiyim. “Ya da hep de benim başıma gelir?” Veya “neden sürekli ayni şeylerle karşılaşıyorum?” “Ben nerde eksik yaptım?” “Nasıl görebilirim?” Gibi düşlerinizde gezindikçe, ortaya “abuk subuk” kendi gelen yaşamınızda olmaması gerekenlerle karşılaşırsınız.
Doğru adres: kelimelerinizden başlayarak iki dudağınızın arasındaki sözlerinizdir. Kişisel bloglarınızın gelmiş ile geçmiş arasındaki köprüden geçmezse “nerden gelip gider…”
Yollar bir biri ile bağlantılıdır ve, bir birinden farklı ritueller eşliğinde hedeflediklerinize sahip olmaya başlarsınız. “Bir düşüncenin: enine, boyuna, farklı yolları ile şekillendiren düşüncelerinizin kontrolü elinizde iken, nerede ve nasıl bir yol çizgisi üzerinde olgunlaşmaya çaba sarf ettiğinizi farketdin.” Rıtueller: sözlerinizin eşliğinde gerçeğiniz olurken ardındaki duygu, duyu, algı, his, taşımış olduğunuz izlerin de bir biri ile eşlik ettiği gerçeği aklınızdan çıkmamalı.
Belki bir gün bir yerde karşılaşacağız. Bilin ki o gün bir gün ise bir gün bulunduğun o an dadır. Geçmişten geleceğe/ gelecekten geçmişe uzanan izlerin gezintisi gibi...
Kısaca, her bulunduğunuz ortamdan keyif alırken: derslerin değişiminize eşlik edişi, yön pusulanız görevi yapmakta. Değişmekten/ değiştirilmekten/ değiştirmenizden kastım: gidilmesi gereken yollarınızın zamanı gelmiş ise o yolun yolcusu olmanızdan sakınamazken keyif almaya, mutlu olmaya kendinizi alıştırınız. Hiç bir şeye bağımlı kalmadan yaşamanın sırrı bu...
Numerolog
Müjde Şener
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder