26 Ekim 2019 Cumartesi

BENZER İNSANLARLA KARBON KOPYASI GİBİYİZ


BENZER İNSANLARLA KARBON KOPYASI GİBİYİZ.

Benzer nedenlerimizle farklı zamanlarda ona benzer duyguları yaşarken kişiye özel olmadığını anlarız. Benim dünyam ile seninki arasındaki farkı yakaladınmı etrafımızdaki insanlarla olan ilişkilerimizin boyutunu daha net anlamaya ve algılamaya koyuluruz.
Hislerimizle düşüncelerimize bağlantılı olup, irdelenmesi gereken içsel dünyamızla oluşan kalıplarımızlayız. Maalesef kimin için hayatımızın tadını kaçırdığımızı bilmiş olsak dahi buna engel olmamak için uğraşıp duran cemiyetiz ve O’ topluluğun içerisinden kendimi çekip çıkartabilme özgürlüğümüzün mükafatını almışken yeniden tekrar tekrar girmeye niyetimiz olmaz. Bu düşünce veya inancımızı farketmek, hislerimizle duygumuzda hapsolmuş farklı detayları yeniden irdelemek istemeyiz. Malesef geçmiş ile gelecek kuralların yeniden gündemimizde oluşu ile farkındalık yakalama şansımız doğar. Hiç bir şeyin nedensiz sebepsiz olmadığını anlamak, anlarken de kendimizi yoklamanın kolayı zor olan her şeyden kendimizi çekip çıkartmalıyız.

Karşılıklı frekanslarımızın tutarlı, tutarsız olması, olası olaylardan kendimize çeki düzen vermek ve algıladıkça anlamaya çalışırken buluruz kendimizi. Hiç olmazsa sadece bize ait olmayan olumsuz nedenlerin oluşumunu farketmemiz ve içimizi rahatlatırken, hislerimizdeki itici güce rağmen çekim gücümüzü kullanma kulavuzumuzu doğru okuyupta kullanabilme yetisini elde etmiş olacağız. Hiç bir şeyin nedensiz yansımaması ile aradığımız her sorunun cevabını bize anlatmaya çalışan çevremizdeki insanlarla istem dışı farklı bir enerji alış verişinde kendimizi bulabiliriz.
Bazen dışardan bakan gözler, sanki savaşa giren iki kişinin düellosuna şahit olurmuşcasına yansımaya başlar.
Aslında kendi düşüncelerimizle savunmaya girerken doğru ile yanlışlarımızın sadece kendimize ait oluşudur. Sözlerimizde her hangi bir art niyet yok! Ama, sanki varmış gibi düşünenelere karşılık vermektense ufak bir tebessüm ile yanıt verdikmi her şey tamammı oluyor?
Klişeleşmiş alışkanlıklarımızla çaba sarf etmek. Imkansızlıkların değeri ile yoklanılmak ve daha iyi bir hayatı anlamlı kılarkenki düşüncelerimize uyum sağlayabilmemiz gerekirken, inandırıcı gelmeyen itici güçle yüzlerdeki maskenin nasıl bu kadar kolay ve çabuk düşüşüne tanıklık edebiliriz?
Böylece, bakıp görmemiz gereken, görüpde anlamaya çalıştıklarımızın ne denli bize ait olduğunu anlamak biraz frekanslarımızı uyaracak tarzdadır.

Her insan göründüğü gibi değildir. Bazen öyle tepkilerle yüzleşiriz ki insanın inanması zor gibi gelirken birazda saçmalık deriz ve ardından “Ben böyle bir insan değilim ama beni bu duruma düşüren bu tavrınız hoş değildir” diyerek çıkışmaların ardında yatan öfke patlamasını kimsemiz taşımayı hak etmeyiz. Lakin, bunu ortaya çıkartan sebepler zincirlerinde incir çekirdeğini doldurmayan bir neden sebep olmuş olsa bile teşekkür etmemiz gerekir.
Kimsemiz durduk yere durağan olanı dürtüklemeyiz. Dürtüklenildiğimiz zaman, dürten olmayı istemeyiz. Ama, hiç bir seyden nem kapmayacak konuma henüz gelememişsek sorunları probleme dönüştürecek sebeplerden uzakta durmayı seçeriz.
“Kaçan kovalanır” diye düşünerek, kimsenin hayatında olmazsa olmazların perde arkasındakilerden kaçarak kurtulması imkansızdır. Peki ya sen hiç istemediklerinden kaçarak kurtulğunu sandınmı veya kurtuldun mu?
Olaylarda yüzleşmeden nedenlerimizi ortaya koymadan buna her ne sebep olmuş isek, yıkıp yaratımımızı iptal ederiz.

Tüm geleceğimizi kendi irademizle yazıp çizip oyunumuzu oynadığımızın farkındamıyız?

Geleceğimiz için neleri yarattığımızı bilseydiniz yazmaya devam mı ederdiniz yoksa farkına vardıkça geçmişinizden gelen her şeyin bir ders olduğunu ama, bugün geçmiş geride kaldı diyerek yeni bir gelecek için kolları sıvamanın nasıl kolay olabileceğini çözerek ilerlemenin kolaylığı ile yeniden yaratabilme şansınızı yakaladınız mı bırakmamayı seçersiniz. Benzer benzer nedenlerle geçmişin kopyasını geleceğe taşırız..

NUMEROLOG: Müjde Şener

27.10.2019
67/13/4

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...