DEĞİŞİM ZAMANI…
değişimimiz kimden
veya nasıl gelecek bilmeden hayatın içerisinde yaşamaya devam
ederiz. En yakınlarımız en zor sınavlarımız olurlarken itici
gücümüz ile çekim gücümüz arasındaki düellolarımızdan alma
ve verme frekanslarımız biraz meşakatli ve zorlu olur.
Ne olduğuna veya
nelere şahit olduğumuzu yansımalardan çıkartabiliriz.
Dünyaya gelirken
kimlerle çıktığımız hayat yolculuğumuza günden güne
çoğalarak topladıklarımızla yaşamımızı çarpar ve böleriz
ve geriye kalanlarla başka deneyimlerimizi kendi içimizde yaşar ve
hiç bir şeyin neden veya niçinlerini sorgulamadan bir yere
ilerleyemezmişiz. “Neden hepde benim başıma gelir” diye
sorarken nasıllarımızı hayatımızın içerisinden yoklar ve
istemediklerimizi çıkartır. Istediklerimizi tutarak yoklamaya
alırız. Ancak kim olursak olalım bu dünyada kendimizle çıktığımız
yaşam yolumuzda bizlere aracı olan kişilerin gün gelir
hayatımızdan çekip gitmeleri, içimizi acıtsa bile zamanla
bağımlılıklarımızın oluşundan ve kopartamadığımız
bağlardan dolayı hep bir yük taşır o his ile yaşamaya
çalışırız.
“Geçmişimde
yaşamış olduğum bir çok nedenin aslında benim için hayırlı
olduğunu farkettim”. Hiç bir şeyin nedensiz olmaması, her olan
olmayanın en yüksek hayrmıza oluşunu alıp kabullendikçe
içimizdeki en küçük fırtınanın dinmesini beklemek zorunda
kalırız.
Atalarımız en
vazgeçilmezlerimizdir. Fakat, öyle bir an gelir ki bizi
vazgeçirecek nedenler ile hak edilmeyeni yaşamamız sonucu tıkanıp
kalırız. Insan hiç evladını reddedermi? Insan hiç Atalarından
vazgeçebilir mi? Zaman iyileştirici dahi olsa bazen ektiklerimizi
biçmek zorunda kalıp, hiç bir şeyin gerçek nedenlerini
anlamakta zorlanırız. Bu dünyaya neden geldik? Niçin geldiğimizi
anlamak istiyorsak kendimizi tanımanın yolları illa birilerin
hükmü altında kalarak başkaların dedikleri gibi yaşamak
değildir.
Insanların
yaşamında her birimizin hayatı ile ilişkili deşifre edilmeyi
bekleyen ve değişmeyen inançlarının kalıpları ile
donanımlarımız vardır. Kim olduğun yada ne olmak istediğine
karar veren ailenle birlikte kendini tanımlayabilmen imkansızdır.
Sen başkalarına kendilerinin istedikleri gibi olduğun müddetçe
en iyi evlat olursun belkide. Yada tam tersine onlar senin için bir
şeyler tam yaparlarsa, aile yada Atalarımız başımızın tacı
olurlar.
Kim ne isterse
söylesin. Her kim, istemediğini yaşarsa O’ kişinin kendisine
bunları yaşatana karşı acımasız tavırları takınmaları itici
güçleri ile olur.
Insanlar ve
ilişkileri dünyaya geldikleri andan itibaren başlar. Kimi zaman
iticidir, kimi zaman çekici olur. Saklı kalan duyguların sorumlusu
ise kişisel kendinizsiniz. Kimseyi kendi hayatı ile ilgili
sorgulayamazken kendimize çeki düzen vermeye başlandımı
etrafımızda olup biten herkesten her şeyin en ince detayına kadar
irdelenilmesi gerekir.
“Aynaya bakıp
görmek istediğini görmediğin zaman aynaya küsersin”. Kimsenin
seni görmesini dilemez, istemez hayatına küserken silkelenmeye
başlarsın. İlla diplere mi inmek zorunda kalırmış insan
değişebilmesi için. Evet! öyle…
Dilemediklerinin
gerçekleşmesi ise, var olan itici gücünle çelişkilerinin sonucu
ortaya çıkarlar. Gün yüzüne çıkmış korkularınla başa
çıkabilmen gerektiğinden inançlarını yoklamaya başlarsın. Kim
nederse desin, senin hayatında en çok kimlerin rolleri varsa
kendini yoklamanın gerektiği noktada orasıdır.
Kimliğini ifşa et
ve kendine çeki düzen ver…
Yaradılıştan
bugüne sende var olan her şeyin en derin geçmiş hikyesi ile
sınanırken kimliğini ifşa ederek inanamadıklarınla yüzleşme
yaşarsın. Zamanı yoklamak, yaşamı yakalaman ve dirençlerinden
kendini arındırman her konuda desteğin olur. Çekim gücün ise,
istediklerinle donanımlı olduğun zamanlar sadece dilediklerin ile
yüzleşebilmen için gerekli her türlü savunmaları karşına
çıkartır.
Kim olursa olsun.
Kendine çeki düzen vermeye başladınmı etrafındaki kimliklerin
kimyasının daha derinlerinde nasıl geçmiş hikayeleri olduğunu
anlatan başka hikayelerin enerjisi ile savunmaya girmesi kendini
geçmişinden getirdikleri ile sınanırken karşında sen isen
dikkatli olman gerekir. Mesela: kimsenin hayat hikayesini alıp
kabullenmeden iyi bir dinleyici olarak karşısında durman gerekir.
Kimliğinin değeri
değişmesi gereken her şeyden derslerini aldınmı hayatınla tam
ve btün olursun.
Zaman değişim ve
dönüşüm zamanıdır sende bu enerji vorteksi içindeysen keyfini
çıkartmaya bak…
NUMEROLOG: Müjde Şener
29.10.2019
69/15/6
HABERAL KIBRISLI GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder