GELİP GEÇEN
RÜZGARA KAPILMAYINIZ...
İNSANLARIN ROLLERİ
BELLİ BİR SÜRE SONRA GELİP GEÇEN SÜZGAR GİBİ OLUR
HAYATINIZDA. Kimin sizinle birlikte yürüyeceğini bilemezsiniz.
Ancak kendinize çeki düzen vermenizde aracı olan yaşama minnet
duymaya başlarken, gerekli, nedensiz olan incindiğiniz hiç bir
şeyin gerçek sahibi olmamanıza rağmen kendinizi görebildiğiniz
en iyi yere taşınmaya kendinizi alıştırırsınız.
Bağımlılıklar
alışkanlık yaparken, aradığınız eksik olan yönlerinizdeki
birikimlerinizi bir kenara koyup tamamlayıcı olmanız gereken
ilişkileriniz olur. Tamamlandığı zaman size acı vermeden
hayatınızdan çıkmasada olması gerektiği yerde kendi demirinizi
atar ve yaşaması gerektiği yerde yaşarsınız. Ekseninizde dönüp
duran ilişkilerinize çeki düzen vermek isterseniz öncelikle
yapılması gereken iyileştirici yönlerinizi aktifleştirebilmektir.
Mesela: kimsenin yaşanması gerekenin önünde duramayacağınız
gibi... Olmasını diledikleinizin sadece hayallerinizden ibaret
olduğunu size anımsatanlara dönüpte kızmamak gibi... Gerçek
ihtiyacınız olan itaatkar olunması ise: klişeleşmiş itci
gücünzün geri gitmesinde rollerinizin bilincinde olmanızdır.
Saklı kalan
duygularınızın açığa çıkmasını kolaylaştıracak, sizin
için emek sarfedenlerin güvenine bağlı kalmanızın nasıl yüksek
değerinizle önemli olduğunuzu kendiniz anımsamanız bile birileri
size bunu hatırlatacaktır.
Kimseyi kendinize
bağımlı kılmamaya, sizinde bağımlı olmamanıza gayret ediniz.
Her birimizin hayata farklı bakıp değerlendirmeleri sonucu kişisel
düşüce ve algıllarınız ile beslenmeye başlarsınız. Ben
derken biz demeye başlayınız. Böylece, senden ona ondan sana
giden gelen her bir nedene takılıp saplanmamaya önem vermeye
çalışınız. En öneli değer kendimizden başkası değildir.
Böylece, her seferinde edilen sözlerimizin ardında kendimizi
yoklamayı öğrenirken kim olduğumuzun kimliğinin değişimine
itaatkar olmaya başlarız.
Sebep her ne olursa
olsun.
Ne isterseniz onu
yapabilirsiniz, kimsenin sizin yaşamınıza hükmeden olmadığını
bilipte hak edilenin öneminde yerinizi farkediniz mesela.
Özgürleşmiş olan
itaatkarlığınızın ( kendinizin hakkını anlamınızın ve
taşımanızın gerçek değeri kabullenmemizdir. ) varlığına
değer ver!.
Hayallerimizdeki
kişiliğimizin kimliğimizle örtüşmediği dönemlerimiz olduğunda
kimsenin enerjinizi aşağıya çekmesine izin vermemek gerekir
belkide. Oysa, bunun mümkün olmaması bizi zaman zaman endişeye
koyabilir. Sebep her ne isterse o olsun.
Izlenilen rotamızda
kendimizin gücü en önemli olması gerekendir. Beklenilenin
üstesinden gelindi mi çevremizde bizi görebilecek her şeyin
yaşamımıza katkısı olabileceğidi.
Bugün benden sana,
yarın senden bana…
Aklınıza takılan
bir şey varsa bunu çevrenize bakıp kendinizde aramalısınız.
Yaşanması gerekenleri yaratarak yaşadığınıza göre kimin ne
haddinedir ne istediğini bilipte bilememek değil mi.
(Şamanizm
kökeninden gelen ruhsal liderler topluluklarının
değerlendirdikleri imkansızlıklara çareler aradıkça
itaatkarlığın öneminin kendi kişiliğinizin hakimiyeti olduğunu
anlatabilmeleri için kendilerine benzyen (ayna olan) topluluklara
bir birine benzer figürler işaretlerle anlamlar yüklemişler.
Böylece kendilerinde olanın başkasındada olabileceğini
anlatırlarken bir birindeki farklılıklarının önemine vardıkları
zaman daha net kendilerine yönelişleri olmuş).
Hayattan ne
beklediğinizi kendinizde ararken dünyanıza bakın. Rüzgar gibi
gelip geçen ve her yönden kendimize çekip düzene koyduğumuz
hikayelerimizle farklı öbjektften hayata, yaşama bakıp
değerlendirmelere koyacağımız yine kendi yaşantımızdan başkası
değildir.
Toparlayıcı olmak,
olanın nereye gideceğini bilemediğiniz bir yer arayışına
kapılıp siz de gidebilirsiniz. Zaman içinde her yönden yansıyan
rüzgarla dengeli ve uyumlu bir şekilde akışta yerlerinizi
bulurken olanı alıp kabullenmeye koyulabilirsiniz.
Birine karşı
yönlendirilmekde böyle bir şeydir. Siz kendinizi görebildiğiniz
an görünmeye müsait olacabileceksiniz. Zamanla saklı kalmış
zihin içindeki bastırılmış duygularınıza bağımlı olmanın
getirdiği sıkıntıların bilincinde oldunuz mu bırakmaya gönüllü
olursunuz. Serbest ve özgür bırakıyorum…
NUMEROLOG: Müjde Şener
30.12.2019
72/18/9
HABERAL KIBRISLI GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder