DÜNYANIN HALİ…
Hayatta en zor şeylerden biri de imkansızlıkla beraber çaresiz kalmaktır. Kimse kendini o durumda görmek istemez. Ancak o durumla yaşamını sürdürmeye çalışanların herkesten kendilerini izole edbilmeleri de imkansız dı. Nedeni ise bakıp görünmez oldukları gibi en zor sınavları seslerini duyurabilmeleridir. Kimsemiz göründüğümüz gibi değiliz. İçimizdeki duygu, his, anılar, inançlar, kalıpların yada taiımış olduğumuz genlerle apayrı bir mücadele içinde kalınca ortaya çıkan durum pek de hoş olmaz. Özgüven eksikliği, cesaretsizlik vs… Ama neden?
“başkaları ne diyecek?” diye
herkes için yaşamanın bedelinin ağır olduğunu öğrenince hiç kimseden gelebilecek her bir nedeni zihnimde yok etmeye başlamıştım. Bugün her bir neden önce ben ve sevdiklerim için olacak tabiki demek kesin ve net olduğun zaman değişimim başlar.
Hayat okulumda ben ne anlamıştım? Ağzımı açmazsam kimse benim ne istediğimi nereden bilecek ki, Sen görünmek istemediğin müddetçe kimsenin seni görmesini bekleme diyen iç sesimle vurgun yemiş gibi kalmak. Dünyanın sonu gelmiş teslim olmanın hissi ile yalnız tek başına kalırsın duygusu ilerlemeni engeller.
Yaşam nasıl işler? Amaçlarına ulaşbilmek istersen İstemesini bileceksin. Aciz, zavallı değilsin. Sen güçlüsün hakkın olan talebini alacaksın. Böylece yardım fonları sanada akıtılacaktır. Sonuç, her birimizin hayatında bazı imkansızlıklar gelip geçerken derslerimizi alabilmeyi başarmamızdır. Dünyanın ters yüz olduğu bu dönemlerde rollerin değişebileceğini de unutmamalıyız.
Oysa bıraktığını sanmış olduğun o zamanı bugün yeniden sende alevlendiriliyorsada şunu bilmelisin. Hiç bir şey nedensiz değildir. Senden ona ondan sana giden gelen döngü içindesin.
O’nu bizde alevlendiren kişilere günün sonunda teşekkür ederiz.
Bugüne kadar takılıp kaldığımız, hiç yokmuş hissi ile tıkanmış yollarımızı açmaya çalışırız. Doğru zamanı bekleyen olunca birilerin dokunuşu ile çaresizliğimize, değişimimize olumlu yönde katkısını hissederiz.
Zamanı gerçmişinden
geleceğine hediye eden sensin…
O’nu Bize anımsatanlar bir dokunuşu ile geçmişinin hikayesinin gözlerinin önünden geçmesi demek, imkansız olanların farklı yansıma modelidir.
O’nu Bize anımsatanlar bir dokunuşu ile geçmişinin hikayesinin gözlerinin önünden geçmesi demek, imkansız olanların farklı yansıma modelidir.
Hissettiklerim
inandıklarımdır. Gördüklerim, algılamış olduklarım ise,
gerçeğimdir.
Neler oluyor dünyamızın içerisinde? Diye sorgulamaya başladık mı eskiye daha bir başka sarılmaya yöneliriz.
Neler oluyor dünyamızın içerisinde? Diye sorgulamaya başladık mı eskiye daha bir başka sarılmaya yöneliriz.
Nasıl bir
farkındalık ile değişime uyarlanıyoruz kim biliyor?
Bana bunları
sorgulattıran nedenler, uzaktan yakından beni ilgilendiren
duygularım dı ve öylede oldu…
Savunmasız, çaresiz
kalmak, bir annenin acısını içimde hissederken yaşanmış olmuş
bitmiş bir senaryonun bende bıraktığı izlerin yeniden uyanışına
tanıklık ediyordum.
Acısını içimde
hissettim. Çaresizliğini kelimelerin boğazımda tükrüğümü
yutkunamayarak boğuluyormuşum gibi hissettim. Dahası geçmişimdeki
beni bana gösterdiğinden o zaman dileyemediklerimi haykırdım.
Dilinin sözcüsü olmaya, onu savunmaya, kendimden ödün vererek
zamanı geçmişimle bugünü değerlendirmeye koyulmuşum. Istemeden
dilime dolanan geçmişimdeki anılarımı anımsarken anlata durdum
kimse savunmasız olmamalıdır.
Çaresizlik daha bir başka engel, bariyerler olduğundan ekonomik paketler hayatın en başta gelen çözümü mü sizce?
Sağlıklı olabilmek istersen beslenmek gerekir, beslenebilmen için ise maddi gücün olmalıdır. Dahası her nereye sıkıntın varsa seni o döngü içerisinde sınayan zamanlarda yolculuk etmeye başlarsın.
Çaresizlik daha bir başka engel, bariyerler olduğundan ekonomik paketler hayatın en başta gelen çözümü mü sizce?
Sağlıklı olabilmek istersen beslenmek gerekir, beslenebilmen için ise maddi gücün olmalıdır. Dahası her nereye sıkıntın varsa seni o döngü içerisinde sınayan zamanlarda yolculuk etmeye başlarsın.
Geçmişden bugüne
kendime taşımış olduğum izdi bu.
Kişisel güç mü? Sağlık mı? Hangisi arasında seçim yapmam gerekecek olsaydı. Zamanında ciddi bir rahatsızlık geçirmiştim ve tedavi olabilmem, sağlıklı olmam için kendime çok iyi bakmam gerektiğiydi. Bunu yapabilecek maddi olanaksızlıklarımla mücadelelerimde herkese yardımlarımla katkı koyarken kimsenin beni bakıp görmek istemediği bir yerdeydim.
Kişisel güç mü? Sağlık mı? Hangisi arasında seçim yapmam gerekecek olsaydı. Zamanında ciddi bir rahatsızlık geçirmiştim ve tedavi olabilmem, sağlıklı olmam için kendime çok iyi bakmam gerektiğiydi. Bunu yapabilecek maddi olanaksızlıklarımla mücadelelerimde herkese yardımlarımla katkı koyarken kimsenin beni bakıp görmek istemediği bir yerdeydim.
O zor dönemimde
“hiç olmadığı kadar çok param olsun” diye dilemiştim.
Saçmalık diye düşünmüştüm. Sonrasında ve neden bu şekilde
dilediğimi buldum korku.
Bana bunu söylettiren ise ilerleyemememdi.
Vardı bir bildiği ki içsel duygusal hissel olarak her şeyden derslerimi alarak kendimi olgunlaştırabilmiştim.
Bana bunu söylettiren ise ilerleyemememdi.
Vardı bir bildiği ki içsel duygusal hissel olarak her şeyden derslerimi alarak kendimi olgunlaştırabilmiştim.
Geçmişimden bugüne
bırakamadığım neydi?
Bana bu duyguyu
tetikleyen neyi oldu?
Çaresizliği mi,
duyarsızlığı mıydı? yoksa bakıp görünmeyen ve duyuramadığı
sesi miydi?
Duyduğum an içimi
saran öfke, kırgınlık, kızgınlığım aslında kendi içimde
bugüne kadar taşımış olduklarımmış.
Üzüntüsü benim
üzüntüm dü. Kaybettiğim geçmiş zamanımı bugün yeniden elime
o gücü alıpta savunmalarımda çözümlere odaklı olabilmemizdi.
Başarı kendi içimizdeki düğümlerin çözümü ile sahip
olabileceğimiz imkansızlık çerçevesinde onu yapabilmemizdir.
Görünmeyenleri gör ve bir elde sen uzat.
Görünmeyenleri gör ve bir elde sen uzat.
NUMEROLOG:Müjde Şener
24.3.2020
49/13/4
HABERAL KIBRISLI GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder