HER YÖNDEN HAYATI
YAŞAMAYI ÖĞRENİYORUZ.
Her yönden hayatı
yaşamayı öğreniyoruz. Her yönden nasıl güçlü olabileceğimizi
ve kendi içimizde hükmeden olabileceğimizi farkediyoruz ve böylece yaşamın
ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlamış olduk sanırım.
Dünyayı etkisi
altına alan, yaşamı olumsuz etkisinde barındıran ve istenilmeyen
olmuş olsa bile kim olduğunu, nerden geldiği teorilerine
anlamsız yaklaştığımız gerçek dışı olan Ohal var aslında.gerçekte önemini hala idrak edemediğimiz...
Sebebi ise " bana birşey olmaz" diyen Ego.
Sanılanlar yada var olanlar bizi ne kadar koruyabilir. Kimse durduk yere kendini korku tüneline atmaz.
Yetişip gelmiş bir virüsle baş edebilmek, ona bağışıklığımız kazanabilmemiz, sürekli imkansız olanlarla mutasyon içerisinde oldukmu farkındalığımız ile başka anlamlarla daha bir güçlü oluruz. Gözlemlerken daha bir başka sergilenir önümüze yaşanılanlar.
Şanslı olanlar evinde kalarak sabrı öğreniyor. Direnmemeyi keşfediyor ve hayatın güzelliklerini ararken geçmişi deşifre ederek anmaya başlar. Dünya gözüyle empati yapmaya başlarız aslında.
Sanılanlar yada var olanlar bizi ne kadar koruyabilir. Kimse durduk yere kendini korku tüneline atmaz.
Yetişip gelmiş bir virüsle baş edebilmek, ona bağışıklığımız kazanabilmemiz, sürekli imkansız olanlarla mutasyon içerisinde oldukmu farkındalığımız ile başka anlamlarla daha bir güçlü oluruz. Gözlemlerken daha bir başka sergilenir önümüze yaşanılanlar.
Şanslı olanlar evinde kalarak sabrı öğreniyor. Direnmemeyi keşfediyor ve hayatın güzelliklerini ararken geçmişi deşifre ederek anmaya başlar. Dünya gözüyle empati yapmaya başlarız aslında.
Düşünsenize hiç
bir şeyin nedensiz olmadığı bir dünyadayız.
Her gün yeni
kimliğimizle kendimizi tanımaya başladık bile. Bir gün önceki
ile bir gün sonraki vede bir birini örtüştürmezken deneme
yanılmalarla doğrumuzu bulmaya başlarız.
Tüm dünya bu
görünmeyen virüsle mücadele ederken savunulabilecek silahı
bulmak için seferber olmuş durumdayız. Iç güdüsel olarak
kendimizi korumaya başlıyoruz otomatik olarak zaten.
Yaşama sebeplerimiz
bir başka yansımaya ve bizi gerçek içe yönlendirdimi kimseyi
değil kendimizi düşünerek izole oluruz Sevdiklerimizi daha iyi
korumak için. Ve,
1- Gücümüzü
farkederiz…
2- Nasıl savunmamız
gerektiğini öğreniriz…
3- Sadece
istediklerimize odaklanarak “hayır” yada “evet” demeye
başlarız.
4- Daha güzel
yarına hazırlanırız…
5- Geleceğimizin
kitabını daha bir farklı yazmaya çalışırız. Ve, içinde
sağlık, huzur, sevgi olan duygu düşüncelerimizde isterken
yaratabiliriz.
6- Affedici olmaya
başlarız. Geçmişimizden hiç kimseyi bugüne taşımamaya özen
gösteririz.
7- Kendimiz olmanın
ne kadar önemli olduğunu farkederiz.
Ve daha bir çok
istediklerimizi bir çırpıda farkedip ne zaman kimden dolayı
onlara sahip olduğumuzu bize anımsattıran gerçek dışı
hikayelerimizin yansımaları ile deşifre etmeye başlarız.
Dünyada bu virüs
bir çok kişinin hayatını zorlarken, bilinçli vede
farkındalığınızla sebpsiz hiç bir şeyin olmadığını,
kendine daha farklı aktarmaya başlarsın.
Zamanı yok yere
irdelemezsin...
Saklı kalmış duygularının açığa çıkması, imkansızlıklardan seni yoklarken vede silkelenirken dirençlerin de devreye girer.
Saklı kalmış duygularının açığa çıkması, imkansızlıklardan seni yoklarken vede silkelenirken dirençlerin de devreye girer.
Ama, çok uzun
sürmez. Çünkü, farklı düellolarla çatışırken “öz” de
kendimize çeki düzen vermek zorunda olmak durumuna geçeriz.
Ne zaman kendimizin farkına varırız o zaman sadece kendimize yönelip izole ederken başkaların yaşamımıza müdahale etmemesi için gayret gösteririz. Çünkü bu bedene sahip/sahibide sensin.
Fiziksel, zihinsel, ruhsal duygusal her şeyinle garantinada olabilecek ve izole edilirken tipik “antikor” olmuş durumda kendine çözümler bulmaya yönelirsin.
Ne zaman kendimizin farkına varırız o zaman sadece kendimize yönelip izole ederken başkaların yaşamımıza müdahale etmemesi için gayret gösteririz. Çünkü bu bedene sahip/sahibide sensin.
Fiziksel, zihinsel, ruhsal duygusal her şeyinle garantinada olabilecek ve izole edilirken tipik “antikor” olmuş durumda kendine çözümler bulmaya yönelirsin.
Bu gibi durumda
kimsenin durumu ile ayni olmadığını fark etmişsindir.
Sen kendinden başkası değilsin…
Sen kendinden başkası değilsin…
Eski
alışkanlıklarımızın yerine daha bir başka kimlikler bize
aşılanarak kodlanıyoruz.
Nasıl bir dünya
savaşında oluduğumuzu biraz düşünürsek. Filimlerde görmüş
olduğumuz sanal senaryonun gerçeğe yakın oluşu bir tesadüf
değildir. Zihnimizde bizi şaşırtmaya devam edecektir.
Bana göre, dünya
gezegenimizin uzay zaman boşluğuna girmesi ile tüm dünyayı
yeniden resert etmeye çalışan başka bir alıcı vericilerin
olması onun da adına yeni zaman çağının virüsü olduğudur.
Her şeyin bir birini takip eden zincirler olması ve her sürecin
imha edilme zamanının kontrol edilememiş olması bizi kendi
içimize evimize yönlendirdi. Iyiki de öyle oldu.
Dünyayı
ayıklamakla meşgul olan bu zamanın koronası imkansızlıkların
ardımızdaki değişimi yeni dengelerin kırılabilmesi için mevcut
dengelerin değişebilmesi lazım olunca öyle oldu.
Bilim gurgu
filimine benzetebilirsiniz ancak gerçek dışı olayların bizimle
ne alakası olabilir?
Bunu yazıp çizen
insanların komplo teorilerine uyum sağlarken en az etkilenenler,
izole edilerek içsel duygusal hiç bir bağlanının olmaması ile
yıl yeni bir çağ frekansların farkındalık çerçevesinde
olabilmesi gerektiğindendir. Yumuşak geçişler kendi içimizde
kalarak buna başarı elde ederiz.
Kimse için değil
kendimiz için değişmemiz gerektiğini bizlere öğreten bu
süreçte ne çok bilinmeyeni keşfetmiş, algımızla daha bir başka
olaylara bakıp gözlemleyebilmemiz eminim ki senin de aklının bir
köşesindedir.
“Bu olmasaydı şu
anda bu düşünceye sahip olmayacaktım” demişsindir.
Bunca zaman
yaptıkların sıfırla çarpıldımmı? Dilemediğin durumla
yüzleşirken kendine sordun mu ben ne istedim? diye.
Nasıl bir düşünceye
sahip olduğunu: bilinçaltında, duygularında gezinmeye başladınmı
kendi içinde yoklanmaya başlarsın.
Şu son günlerde
içe dönme modası: tüm dünyayı ciddi sınava koydu. O’nun adı
KORONA virüsü COVİT-19 Tek bilmem gereken kendi içimde kendimi
izole edebilmeyi iyice benimserken dış etkenlerden korunabilmek
amacımız değil mi? Aynen de öye…
Savunmasız bir
dünya bizi ne çok istemediklerimize doğru taşıyormuş.
Göremediğimiz kendimizi gözlemleme şansımız olurken şükretmek
yada minnet duygumuz ile sebep neden aramayalım.
Izlenilen yol! takip
edilmesi gereken sonuçlardır.
Bu gidilecek yer:
takip edilecek dünya turumuz bize güzel mesajlar bırakmaya devam
etsin. Senin gerçekten ne istediğindir önemli.
NUMEROLOG: Müjde Şener
27.3.2020
52/16/7
YENİ BAKIŞ GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder