HİÇ BİR ŞEY
ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK
Nice hayaller
kurarak bugünlere geldik. Ama olumlu yada olumsuz. Önemli olan
kararlarımız doğrultusunda nasıl ilerleyeceğimizi öğrenerek
ilerlemek değil mi?
Hayatı etkisi
altına alabilen görünmeyen bir dost var. Tün dünyayı sarsan
covid -19 hepimizin diline dolanmış durumdadır. Amacımız, hiç
bir şeyi hayatımızda eksik bırakmadan, gerekli tedbirlerimizle
garantina konusunda duyarlı olmaktır. Birlikte hareket edip
çözümlere odaklı kalmamız zor mu? Sanmam. Kimsemiz “korona
virüsünden” dolayı sıkıntı yaşamak istemeyecek kadar akıllı
vede zekidir. Tüm dünyada bin bir dalaveralar dönüp durdukca
bizlerin ne kadar şanslı olduğumuzu gözlemlememek imkansızdır.
Yinede empati yapabilmeye sizi davet ediyorum. Dünya haberlerine bir
göz atarsanız hangi ülkenin yasalarından nasıl önlemler
alındığını da öğrenmiş olacaksınız. Böylece kendinize,
içinde olduğunuz duruma ŞÜKREDECEKSİNİZ.
Zamansız gelişen
bu durumla karşı karşıya gelmeye korkuyoruz. Hayatımıza farklı
vede başka bir yön vermenin yöntemleri ile karşı karşıya
kalmak zorunda kalacağımız için endişeyi bırakalım. Elbette
öncesi ve sonrası olacak. Değişen sadece değişmeyenler değil.
Her şeyin alt üst olması ile içinden çıkılması zaman alacak
bir noktadayız. Ama tüm bunlara neden olan, değişmesi gerekenler
miydi? Bakıp göremediklerimiz mi? Olanı kabullenememiş olmamız
mıydı? Sanırım bir çok nedenler alt alta konularak toplar,
biriktirir, çarpar, bölerken sonucu kendimiz için en iyisidir.
Günün sonunda
eminim ki, her şey bizlerin en yüksek hayrına olması içindir.
Hiç bir şey eskisi gibi olmasada daha iyi bir gelecek için farklı
açıdan yaşama sıkı sıkıya sarılmış olacağız. Hayata
olumlu yönde bakıp güzel düşüncelerimizle değerlendirmeye
koydukmu, önemli olan istemediklerimizi yaşamamak için minimize
etmektir. Mesela: kendi açımızdan olaylara olumlu tarafından
bakıp korkuyu önümüze koymadan, ardımızda bırakarak ilerlemeye
çalışmaktır.
Dünya değişiyor
ve değişim furyası içerisindeyiz. Allak bullak durumdaymış gibi
size gelmiş olsada tedbirsizlik sinsi bir düşmana kucak açmak
demektir.
Ne kadar şanslı
olduğumuzu, ne güzel dünya içerisinde izole edilmiş olmamızın
hediyelerini topluyoruz aslında. Kimsenin bizi görmemesi,
tanınmamış olmanın geri dönüşümü kendimiziz.
Kendini korumaya
alarak izole edebilmenin verdiği güven ile kendinle gurur
duyabilirsin mesela. Tüm yaşanmışlıklardan deslerimizi alıp ta,
ters yüz olmaya meyilli olmak durumu ile karşı karşıyayız.
Her olumsuz
olanlardan derslerimizi alarak yapıcı olabilmemiz ve, gerekli
düşüncelerimizle bizi olgunlaştırarak kendimize gelmekteyiz.
“Olan olmayanın hayrımıza olması” karşısında sebeplerin
ardını yoklamaya başlarız. Beklentilerimize cevaplar aradıkca
çaresizliğin perde arkasında sakin kalmamız gerektiğini,
değişimle birlikte değişmeyeni gözlemleme şansımız
olabileceğini bizlere anımsatn hikayeler karşımızdadır.
Görünmeyeni
bilmek, bilipte anlamaya çalıştığımız nedir bilirmisiniz?
Şanslı olmamızdır. Çevremizde olayların yansıma modeline göre
bilgileniyoruz. Derleyip toparlamış olduklarımız kabullendikçe
öoğalmaya başlar…
empati yaparken
olumlu yönde derleyip toparlayacaklarımız şansımızdır bize güç
verendir.
Kimseden beklenti
içerisinde kalmadan sadece kendimize yönelerek bu girdaptan nasıl
kendimizi çıkartacağımızın formülleriyle donanımlı
oluşumuzla uyandırdığımız ise, zihinsel algımızdır. Sahip
olduğumuz en değerli hazine: düşüncelerimizleyiz.
Kimse için değil
kendimiz için hayatı “ti”ye almayı bırakıp keskin virajları
yavaşca dönmeyi seçersek emin olunuz ki tedbirli davranışlarımızla
olsakta bağışıklık sistemimiz bu sinsi düşmanı
kabullenecektir. Istediğimiz bu değil. Bu nedenle evet hayatı “Tİ”
ye alalım ama ciddiye de alarak tedbiri bırakmayalım. Söz
dinleyelim “EV DE KALALIM”.
Bilinmeyen ile
mücadele için tedbirler alıyoruz. Ona “sen kimsin?” ve, “neden
burdasın?” diye bilmemiz gerekir. Ona, “bu izni sana kim verdi?”
de.
hayatımızın her
dönemlerinde bilinmeyenlerle mücadele içerisindeyiz. Kimse nasıl
ki göründüğü gibi değildir kişisel mücadele içerisindeysek
bu seçimlerimizle birlikte hareket etmek durumunda kalşırız.
Değişimden
korkmayın, “korkmuyorum…” biliyorum ki her yeni bir güne
umutla ışığımla yeniden uyanıyorum.
Sağlıklı güzel
yarınlarımıza
NUMEROLOG: Müjde Şener
20.3.2020
45/18/9
YENİ BAKIŞ GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder