Çoğu insanın anlamadığı basit kısım,düşündüğümüz her düşüncenin ve konuştuğumuz her kelimenin geleceğimizi yaratmasıdır. Sanki düşüncelerimiz evrene gidiyor ve kabul edilip deneyim olarak bize geri getiriliyor. Bu çok basit bir şey ama çoğu insan bunu anlamıyor. Daha önce hiç duymadılar. Bunun saçma olduğunu düşünüyorlar ama, bir düşünceyi her düşündüğünüzde ve bir kelimeyi her konuştuğumuzda kelimenin tam anlamıyla geleceğinize resmediyorsunuz.
Kendi hayatınızı yaratıyorsunuz. Bu basit ama kabul etmesi kolay değil.
Bir kez kabul ettiğinizde hayatınızda istediğinizi bilinçli olarak yaratmaya başlayabilirsiniz. Hayatınızda neler istemediğinizin ve buna nasıl katkıda bulunduğunuzun farkına varmaya başlarsınız. Bence bu çok uzun zamandan beni var olan bir şey. Ama bir nedenden dolayı yirmi yılda evren bunun tüm insanlar veya buna hazır olan tüm insanlar arasında yayılmasını istedi.
Çoğumuz sadece istedi ve düşündüğümüz şeyi hiç dikkat etmeyiz. Sadece düşünürüz. Ama ne düşündüğünüzü farkında olmak için kendinizi eğitmeye başlamanız gerek.
Bunu yapmanın yollarından biri de, kendinize periodik olarak
"Ne düşünüyorum?"
" Bu düüncenin hayatımı yaratmasını istermiydim?"
" Bu düşüncenin bana getirebileceği deneyimi yaşamak istermiydim?" Diye sormak. Bunu yapmak biraz zaman alır. Ama düşüncemizin farkında olmak için en küçük seviyeden başlasak bile değişiklik yapmaya başlayabiliriz.
Başlangıç olarak olumlamalar yaparak başlarsınız ve bu hayatınız hakkında olumlu olan olumlamaları kasıtlı olarak söylemektir.
Sabah, öğlen, akşam yapabilirsiniz. Bunu alışkanlık hale getirirsin ve yapmaya başladıkça işler değişmeye başlar. Belki önce çok küçük bir düzeyde.
Bir olumlama yapmak ya onu duvara, ya da aynaya yazmaktır. Yada sadece söyleyerek kullanmaktır. Insanlardan yapmasını istediğim şey bir aynanın önünde durup olumlamarını yapması çünkü kendi gözlerinize bakıp kendinizi kabul etmek, yada hakkınızda olumlu bir şey söylerken kendinizi reddettiğinizi farketmek çok güçlüdür. Başlangıcınızı böyle yapabilirsiniz.
Sabah kalktığımızda aynaya bakıp “seni seviyorum”, “sen değerlisin.” demek bir çok insan için çok zor bir şey. Güne bununla başlamak insanlar için çok zor olabilir. Çünkü kendileri ile ilgili yanlış veya kötü olan ne varsa onu düşünürler. Ama güne bunu söyleyerek başlayabilirseniz bu çok güçlü dür. Unutma! Evrenin söylediğin her şeyi ve düşündüğün her şeyi dinlediğini ve “tamam bunu elde edebilirsin” dediğini söylüyorum. Böylece sizi içeri çekmeye ve birşeyleri size getirmeye başlar. Bunun kulağa çok abartılı geldiğini biliyorum. Ancak kendiniz için iyi bir olumlu ifade söylerseniz nasıl çalıştığına şaşıracaksınız.
Evren bunu tezahür ettirmenin bir yolunu bulacaktır. Yani hiç beklenmediğiniz şeyler olabilir ama olacaklar.
Olumlama yapmayı düşünenler için, bunu toprağa bir tohum ekmek gibi olduğunu söyleyebilirim. şu anda mutlak gerçeklik olmayan ama gerçek olmasını istediğiniz bir şey gibi yani tohumu ekiyorsunuz ve büyümesini bekliyorsunuz. Yada her ihtimale karşı üç tohum ekiyorunuz. Büyümelerini bekliyorsunuz. Iki gün bekledikten sonra toprağı kazıp m,neler olup bittiğine bakmıyorunuz. O şeyin büymesini bekliyorsunuz. Çünkü biliyorsunuz ki, bir yasa ve bir süreç var ve tohum doğru topraktaysa ve doğru miktarda neme sahip ise, büyüyecek. Bunu gerçekten bir alışkanlık hale getirerek her gün yapmak, özellikle her sabah uyandığınızda birşeyler yapmak gerçekten iyi bir zaman olabilir. Bir başka güzel zamanda gece uyuduğunuz zamandır. Şükran duymak, çok işe yarıyor, her zaman evrenin minnettarlığı sevdiğini söylerim. Hayatında iyi şeyler için ne kadar şükretsen bir o kada iyi şeyler daha hayatında olacak. Aksi durumda bu sanki, birinden hediye aldıktan sonra, “berbat bir renk bana yakışmıyor” demeye benziyor. Bunları duyduktan sonra o kişi, size asla hediye vermek istemeyecektir. Fakat harika oldu,teşekkür ederim, çok sevindim derseniz. O kişi muhtemelen seveceğinizi düşündükleri bir şey gördüğünde size hediye almak isteyecektir. O kişi bana asla bir hediye vermeyecek.
Ama harika ve teşekkür ederim gerçekten bayılıyorum bu harika derseniz o kişi muhtemelen size seveceğinizi düşündükleri her şeyi her gördüğünde size bir hediye almak isteyecektir.
Evreninde size minnettarlığınıza vereceği tepki aynen bunun gibidir. Içinizde hayatınızla ilgili iyi şeyleri hak etmediğinize dair çok güçlü inançlarınız varsa ki bir çok insan buna sahiptir o zaman gecikmeler olabilir. Ve bazen insanlar olumlamalar işe yaramaz, ben yaptım derler.
Örneğin bazı refah olumlumlamaları yaptıklarında işe yaramıyor. Hiç bir şey olmuyor, diyorlar.
Pekala tamam diyorum bir günde kaçtane refah olumlaması yaptın? Ve onlar muhtemelen üç diyorlar. Peki bugün kaçtane yoksulluk olumlaması yaptın? Bu nerede olduğuna bağlı olarak üç yüz olabilir. Hayat ile ilgili düşüncelerimden biri, önümde sadece iyilik var. ve bunu yıllardır söylüyorum. Hayatta ne olduğu benim için gerçekten önemli değil çünkü, iyi olacağını biliyorum.
Neler olup bittiği konusunda daha bilinçli olmanıza yardımcı olmak için yapabileceğiniz bir çok şey var. çünkü inanç sistemlerimizin çoğu, gerçekten bilinçsiz veya bilinçaltnda.
Bizler çocukken içimize işleyen şeyler olduğununun farkında değiliz. Ne olduklarını anlamak için biraz zaman ayırmalıyız. Herzaman gerçekten iyi bir egzersizin büyük bir kağıt alıp üzerine yazmak olduğunu söylerim.
Erkekler hakkında ne düşünüyorum?
Kadınlar hakkında ne düşünüyorum?
Para hakkında ne düşünüyorum?
Aklınıza gelebilecek herhangi bir konu hakkındaki düşünceleriniz yazın.
Kulağa hoş gelip gelmediğini yazın, her hangi bir konuyu istediğiniz herşeyi yazın. Sonra, onlara bakıp kaçının olumlu, ve kaçının olumsuz olduğunu görün.
Eğer bu olumsuz olanları alıp onları olumlu olumlamaya dönüştürürseniz örneğin para sizin için olumlu olmayan veya size para getirmeye alıkoyan şeyleri temizlemeye başlayabilirsiniz. Bunu hayatınızda bir çok konuda yapabilirsiniz. Böylece bu şeyler hakkında neye inandığınızı gerçekten anlamaya başlayabilirsiniz.
Yani düşüncelerinizin ne olduğunu bilmiyorsanız, düşüncelerinizi değiştiremezsiniz.
Düşünmenin bir yasası var. ve biz onu öğrenmeye başlıyoruz. Ve eğer bu muhteşem bilgisayarı önünüze koymuşsanız ve onunla ne yapacağınızı bilmiyorsanız o bilgisayar bir hurda parçası gibidir.
Ama bilgisayarın dilini öğrenirseniz mucizeler olur ve düşüncelerin kanunu budur
Nasıl çalıştığını öğrendiğinizde,düşündüğünüz ve inandığınız şey sizin için gerçekleşecek olan mucizeleriniz olur. Düşünceleriniz hayatınızı yaratır bu kadar basit ve bunu başardığımızda muazam değişiklikler yapabiliriz.
NUMEROLOG
MÜJDE ŞENER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder