11 Kasım 2019 Pazartesi

TİTREŞİMLER...



TİTREŞİMLER…

Hayatımızda kendimizi uydurmaya çalışırken uyumsuz notalar çalmak yerine uyumlu olanları tercih etmeliyiz. Örneğin: oturma odasında duran piyano pek çok ses ve tonlama çıkarabilir. Eğer onu nasıl çalacağımızı bilmiyorsak, büyük olasılıkla onu çalmayı bilen birisi gelene kadar sessiz kalacaktır. Herhangi bir eğitimimiz olmadan çalmaya kaklmamız halinde ise bu deneme kulaklar ve sinirler için bir felaket olacaktır.
Neden melodleri oluşturanları öğrenmeye çalışmayalım?
Hepimiz uyum ve uyumsuzluklar konusunda eşit yeteneklere sahibiz ancak enstrümanlardan farklı olarak sessiz ve ifadesiz kalmak istemeyiz. Kozmik orkestrada yerimizi almalıyız. Eğer yaşamın tam anlamını bulacaksak iç benliğimizden melodileri çıkartmanın yolunu öğrenmeliyiz.
Bunun ipuçları çevremizdedir. Yeterince dikkat ederek duyumsayıp hissettiğimiz şeyi- titrşimleri- keşfederiz.
Dünya hızlı bir devri içindedir. Gerçekten de ünlü bilim insanlarımız titreşimin her haftada bir saat artış gösterdiğini tesbit etmişlerdir. Tökezlemek istemiyorsak bizim de eşit hızla titreşimlerimiz gerekmektedir ve bunu yapmanın yegane yolu titreşimlerin arasında yerimizi almak ve her birimize bireysel bir şekilde ait olan hızla yol alarak titreşimlerle beraber olmaktır, onların karşısında olmamaktır.

Evrenin bir parçası olduğumuz için onu yöneten titreşimler de bize etki eder. Bir bütünün parçası olarak biz, titreşimlerdeki Evrensel hız değişikliklerinden etkileniriz. Her değişiklikle yılda, ayda ya da günde değişik bir numara ortaya çıkar. Ancak birer birey olarak bizim de kendimize göre bir hızımız vardır. Bu nedenle Evrensel Yıl ve Kişisel Yıl: Evrensel Ay ve Kişisel Ay: Evrensel Gün ve Kişisel Günün var olduğunu kabul etmeliyiz.
Evrensel Titreşim bir oyun için hazırlanmış bir tiyatro sahnesi gibidir. Bütün oyunu okuruz ancak sadece kendi karakterlerimizin dışına çıkarsak kötü aktörler olup şansımızı kaybederiz.
Numaranızı öğrenmek size dünyadaki yerinizi bulma ve koruma şansı verir.
Bireye, yani size ait olan titreşimler fazlasıyla kişisel olmakla beraber yıllarınız aylarınız ve günleriniz için vazgeçilmezdir. Bu titreşimler doğduğunuz zaman verilen adınız ve doğum gününüz, ayınız ve yılınızla sabittir. Bu nedendendir ki hiç kimse bir başkasıyla aynı olmaz: babanızın ya da annenizin adını taşıyor olabilirsiniz, ancak adınız farklıdır. Her harrfin kendi sayısı vardır: ve her sayının da kendi anlamı.
Sizi hayati olarak etkileyen üç ana etken vardır. Bu etkenler size hayatınız boyunca taşıyacağınız belirli dürtü ve ihtişamları, belirli ifade tarzlarını ve beirli bir çevre ve fırsatı sağlar. Bunlardan bazıları kesinlikle değiştirilmezken bazıları değiştirilebilir. Herkesin hayatta bir işi vardır, bu iş yapmak istediği, yapabildiği ya da yapmak zorunda olduğu bir iş olabilir. Uygun olmadığımız bir işi yapmayı isteyebiliriz: eğer onu yapmakta ısrar edersek başarılı olamayız. Ya da hiçbir zaman fırsatımız olmayacak bir şeyi yapabileceğimize inanabiliriz.
Çeşitli nedenlerden ötürü pek çok insan yapmakta oldukları işlere uygun değildirler. Durumlarından mutsuz ya da hoşnutsuzdurlar ancak bunu değiştirmek size değiştiremeyeceğiniz durumlara kendinizi nasıl uyarlayacağınızı belirtir. Ya da size yardımcı olacak şeyleri elde etmenizi sağlar, gücünüz dahilinde ne gibi değişiklikler yapacağınızı gösterir.
Hayatınızdaki önemli üç etken1- ruh gücünüz. 2- dış vurum. 3- Hayat yolumuzdur. Doğum günü numaranız da önemlidir ama esasen Hayat Yolunuza ait olduğu için üç ana etkene dahildir…

Evrende var olan her şeyin enerjisi ya da titreşimleri ile bir birine uygun olanların çekim gücünü temsilen bir çok yönden yansımaları hislerimizle algılamaya çalışırız. Içimizde taşımış olduğumuz his en önemli olandır. Kimliğimizi tanımaya başlarken var olan enerjimizi anlamamız önemlidir. Yaşadıklarımızın içerisindeki hayat çizgimiz bizi nereye götürüyorken ne yansıttığımızı ve neden bunları yaşamımıza çektiğimizi kendimize sormak gerekir ki bakış açılarımızla kendimizi yoklayabilelim.

NUMEROLOG: Müjde Şener
12.11.2019
53/17/8

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...