HER
TERCİHTE BİR VAZGEÇİŞ VAR.
Birinden
birini seçmek durumunda kaldığınız o an, sizi seçimlerinizle
yoklattırır. Öncesi ve sonrasını kıyaslamanıza etken olur.
Kendinizce keşkeler zihninizde dolaşmaya başlar elbette. Kimse
için hareket etmediğinizi sadece kendiniz için bir şeylerin doğru
olduğuna inanmak istersiniz değil mi. çünkü, tüm yaşamınız
hareketli döngü içerisindeki hikayenizi size anımsatır.
Yaşama
amacınız her ne isterse olsun. Yaşamın yasaları arasında
sağlık, para, ilişki temelinizi alt yapınızı oluşturmaya
başlarken bir anda yaşama sebeplerinizin kaynağını belirklemeye
başlar.
Hangisi?
Sağlık mı: fiziksel, zihinsel, düşsel olarak sürekli zihninizi
rahatsız eden döngünün kaynağı ne? Diye düşünmeye
başlarsınız. Emin olmadan hiç bir şeye takılmamak istemiş
olsanız dahi emin olmadan hareket edemezsiniz. Bir yerde sizi
durduran içsel kaynağınız bilinçaltınız var.
Çevrenizde olup biten olaylar, yaşam, zaman... kim kimin için
kendinden ne kadar feragat ediyor biliyor musunuz? Başkaların
göründüğü gibi olmadığını ancak size olan rolleri duygunuza
bir dokurnurken yaşam yönlerinizi bakış açınızı değiştirir.
Yaşam
bir döngü içerisinde tıpkı değişen mevsimleri anımsatır ama
hiç biri senden daha önemli değildir.
Kimseyle değil kendinizi gözlemlemenin yararlarını anlamaya
başladığınız zaman kişisel düşüncelerinizin iğneleyici
değilde faydalı olan bilgilerle donanımlı olmanıza katkı
koyacak değerlendirmeler günün sonunda sizi daha iyi hale
getirmeye başlayacak. Ama! Kim derki ne oldu, kimin için nasıl bir
yaşamı bırakıp başka bir değeri üstlendiğinizi farkederken
düşünsenize her tercih bir vazgeçiştir. Kendinizden
vazgeçiyorsunuz ama kimin için? Değermi değmezmi bunu gelecek
içinde farketmeye başlarsınız.
Evrende
herşey manyetik alan içerisindeki vorteksi andırır ve mıknatıs
gibi çekim gücü ile hayatta deneyimlemesi gerekenleri kendine
otomatik çeker. Bugünün bana katkısı nedir? diye sorum anı
yaşamaya devam edim. Sadece istediklerinizle kalmaya özen gösterin.
Duygunuzu tetikleyen olumsuz bir dokunuş ardından geçmişimden
gelen bu duyguma teşekkür ederim deyiniz. Sebep veya neden
aramayın. Gelmiş geçmişin içerisinden kendinizi yoklamaya
başlarken gülümseyeceksiniz.
Sonuç:
kaynağa giden yol doğrumuzu bilmektir. Birinden birini bırakmak
gerekir. Birinden birine tamam derken kendin için en doğru olana
isyan durmamalısınız.
Değişim
değişmezliğin diğer yüzüdür. Alt yapı: ilişkilerin gerçek
değerinizin nerede bıraktığınız ile ilgisi çok.
Beklentilerinizin arasında sindiremedikleriniz ve size geçmişinizden
eksik kalanların yeniden toparlanabilmesi içindir ve imkan yaratan
bir başka derslerin yüzümüze çarptığıdır. Mesele ne? Kim?
Neden ben? Kimin için ben? vs... hiç biri için değil. Kendin
içindir diye düşünmeye başla.
Ben
nerede kendimi unuttum demek istermisin? Amaları veya amaçlarını
yada hayallerini şimdi şu anda bir kenara bırak ve sen, ben, O
değildir. Bilinçaltındaki korkuların, terkedilme, endişelerin,
yokluk, yoksulluk, paylaşılamama, vs... korkular artcı değremi
yaratarak sizi olmak istemediğiniz bir kimliğe taşır ve bu sizde
endişeler getirdikçe ben kimim ve ne olacağım gibi değersizlik
mücadelesinde sevilmek can yeleğiniz olur.
Kurtarıcınızdır...dayanma gücünüz olur ve birde bakarsınız
ki yaşama kaynağınız sanırsınız ona bağımlı olursunuz.
“Ben
mutlu olursam kendim olurum”. “Ben küçük şeylerle mutlu
olurum”. “Beni mutu etmek çok basittir yeterki yanımda olsun ve
onu hisedeyim” derken daha başka yaratımlarla bilinçaltınıza
hiç toparlayamayacaklarınızın kodlarını doldurup durursunuz.
“Bende sevmek ve sevilmek isterim” dediğinizi duyar gibiyim.
Yetersizlik, doyumsuzluk, memnuniyetsizlik, bakış açılarınızın
dibine dibine giderken stiflemeler yaparsınız. Yıllarca bir yerden
bir yerlere giderken tercihlerinizi yapıp birşeyden vazgeçtiniz.
Bundan böyle ben bu olacağım, şunu yapacağım gibi ani vede seri
bir karar vermişsinizdir.
Para,yaşamın
anahtarıdır derken iyi bir ilişki en zor dersimiz olmaya deva
eder. Sağlık içimizde tutup biriktirdiğimiz yaşamın kendisi ile
muhasabe yaparız ve bir yerde eksik bir neden doğru gitmeyen yaşama
sizi sürükler. Sağlıksız düşünceler, hayatınızı
sorgulattırır ve ardındaki nedenlerin yoklanılışından maddi
finans sıkıntı ile manevi duygusal yıkımlar yaratabilirsiniz.
Hiç kimse kendini kendinden yoksun kılamazken artı ve eksi
kutuplaşmaların dengi dengine olması gerekiyor.
Ben
zengin olmayı nerede reddettiğimi ve nerede parasız kalmaya
kendimi programladığımı anlamaya çalışırken Her şeyi olan
kendimi başkaları için yaşam tarzımı değiştiğimi farkettm.
Yoktan var etme dürtülerimi yaratmak, sanat adı altında tesellimi
ortaya koyarken içsel duygusal bağlarımın beni bırakmaması
uyanışım oldu. Her şeye sahip olmak elimizdedir. Mesela: bolluk
bereket rituelleri yaparken sağlıklı olmanın rituelleri,
ilişkiler derken ben nerede kendimi yoksun ettiğimi, eksik
bıraktığımı sorgularken yansıyan ilişkilerimde kendimi gördüm.
Aylar
yılları kovalarken yaşama sebeplerimin alt yapısında kimliğimin
ne istediklerini unutmuş olduklarımı, halının altından
çıkartarak bana vay dedirten yargı, eleştirilerim, korkularımın,
sözlerimin, yeminlerimin eksiklerim olan parçalarımı farkettirdi.
Her
tercihlerimden vazgeçişlerimin hikayeleri ise onlara olan
bağımlılıklarımla gizlediğim gerçeğim oldu. Bugün şimdi şu
anda yargı, eleştirilerimi, sözlerimi, yeminlerimi bırakmaya
özgürleştirmeye niyet ederken seçimlerimde bu kez gerçektende
tüm kalbimle bağışlıyordum. Ben sağlıklı, sıhatli, huzurlu,
sevgi dolu, neşeli, bolluk, bereket, zengin, başarılı, sevgimle
ve aşklayım...
bu gün
şimdinin bana katkısından dolayı teşekkür ederim..
NUMEROLOG: Müjde
Şener
10.1.2020
33/15/6
YENİ BAKIŞ GAZETESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder