2 Ocak 2020 Perşembe

HER YÖN HİZMETİNDEDİR


HER YÖN HİZMTİNDEDİR.

Herkesin bir şekilde yaşamına, duygularına dokunur olması ile her sebeplerin önüne, ardına bakmadan iyileşmesine katkısı olacağına inandırılırız. Bir birinize alma verme enerjinizle ufak ta olsa yoklanrsınız.
Yansıyan her nedenlerin gerçek kaygısı ardındaki sebepler ortaya çıkarken ne olduklarına dikket ettiğimiz zamanlarda emin olmak, o sihirli dokunuşların iyi geleceği inancı ile gerçekte ne için tüm bu duygularımıza sarılıp yaşadığımızı anlarız.
Dikkat ettikçe içinden çıkılmaz olanların kolaylıkla ve basit formüllerle bize kendimizi gözlemleme şansını verir.
Hayatımıza nasıl takıldığına bakmayız. İncinen duygularımızda kimse için değil kendimiz için hikayelerimizi yoklamanın anlamını zihnimizde oluşuyoruz.
Kendigelen hikayelerimizin sahibi ben isem bu değişime katkısı olanı alıp istemediklerime “dur” diyecek kadar gücsüzmüydüm?
Evet!.
Kendime gelmem, toparlanmam ise zamanımı benden çalacak diye olanı yaşayamıyordum. Geleni anlamaya çalışırken bilememiz gereken bie katkısının ne olduğudur. Geçmişimizin tekrar geleceğimizle birlikte yansıyacağını. Beraberinde bilinçli bir tur atıp yenden zamanı yakalama şansımızın bizimle olması mucizemiz midir? Yoksa hepimize verilen şans bu mudur?

İsteklerimizin önündeki engeller yoklanılmayı bekleyenlerdir. Bilinç altımızdaki senaryomuzdaki gizem ise, onu istemememizin sebeplerini anlatıyor. Nasıl yazılmış olursa olsun onun gerçek sahibi olan biziz. Müdahale edebilecek osakta önce anlamamız gerekir.
Her birinin gücü etkisi itaatkarlığımız sonucu gelişmeye başlar.

Beğenmediğimiz istemediklerimizi söyleyen geçmişimizdeki biz kimiz? Hafızamızdan hiç çıkmayarak dirençlerimizle, inançlarımızla yıllarca ona tutsak kalıp sahiplendiğimiz bağımlılıklarımız ile olabilecek ihtimallerimizi anımsatan başka olaylarda farklı ilginç bakış açılarımızı aradığımız olur.
Değişim sürecimizde olgunlaşmamıza neden olduğu için mi farklı bakıp değerlendiriyoruz her olayı. Deneyimledikçe sevebildiğimizi farketmiş olmak mıydı bu. Yoksa içimizdeki kendimize olan bağımlılıklarımızın yansıttığı duygusal yıkımlarımız mı? Her yönden değerlendirdiklerimizden derslerimizi alıyoruz. Ama birikimlerimizden yoksun kaldıkça “ancak başarabilirim” diye düşüncelerimizden gelip geçer bir an.
“Kendim olmaya niyet ediyorum”. Oldu mu? Imkansız gibi giden gelen zihninizdeki kelimelere tutsak kalmak istemediğin gibi evire çevire sözlerin, kelimelerin uçuşu seni bulamaç gibi zihninle yoruyor. Kim olursan ol! kendiniz olma yolculuğunuzda “kendimi bulmaya niyetliyim, öyle de oldu ben bunu başardım…”
Elbette ki deneyimledikçe sevdiğinizi farketmiş olmanız hayatınızı değiştirirken geçmişe bakıp “keşke şimdiki aklımla olsaydım” dersiniz demesine. Gerçekten neden bunu söylediğini anımsadıktan sonra sözlerini geri alıp kendinizi kendinde yoklamaya başlayıp amaçsız ilerleyen yolunu kendin çizip oyununu oynadığını farkedinceye kadar yaşam çizginizde, rotanızda olanlarlayız.

Şimdinizi yaratarak yaşıyorsunu.
İncinmiş duygularınızın her olayda o anı yaşıyor olmanızla pekişir.
Geçmişi bugün yeniden yaşamanıza neden olan, gelen yansımalarınızı geçmişinizle size anımsatır olmasıdır.
Gelecek geçmişin içerisindeki “gizem”’dir. Saklı kalan hislerin açığa çıkmasında öncülük ederken bilinmeyeni her an keşfederek geçen zamanınıza odaklı kalıp detayları yakalamaya başladık mı herbirimizin farklı bakış açısı ile başka keşif içinde kendinizi yokladıkça bir birinizden alma verme enerjisi hiç bitmez ve sonsuz sınırsız bilgileri içinde tutarak size yansıtır.
Böylece TÜM YAŞAM TEKTİR. Biz ise yaşamın içinde minik bir zerrecikten ibaretiz.
Kişisel kimliğimizi deneme yanılmalarımızla kendimizi kendimize adadıkça, daha çok olaylara odaklı kalıp her yansıyanın katkısını farklı açıdan bakmaya ve görmeye başlarız.

Zamanı yoklamayı hepimiz de seviyoruz. “Sevmiyorum” demiş olduklarınızla ciddi ciddi bir sınavın içerisinden geçeriz. Farkındalıklı olmak, olabilecek her bir nedenden farklı anlamlar türeten zihin yapınıza sahip oldunuz mu, iyimser olarak yaklaşmanız en doğru seçimleriniz olur.

Hikayelerimi değiştirmeyi sevebileceğim aklıma gelmezken bugün geçmişimdeki ben ile yeni kimliğim arasındaki düellolarımdan bahsederken “İyileşmiş hali:” istemediklerimi, beğenmediklerim ile korkularımın korkusuzluğu arasındaki sebepler zincirlerinden kendinize çeki düzen verme durumunuz doğmaya başladığı zamanda kendinizi görmek olur.

“Ben kendimi seviyorum...” diyebilmem çok kolay olmadı. Bana beni değil benden başka kimlikleri çağrıştırdıkça kendimi içinden çıkılmaz dirençlerimle buluyordum. Kim olduğumdan çok geçmişime takıntılı kalmışım. Sevgi inanılmaz özel bir anahtar olmasına rağmen kendimde onu kullanmama gibi dirençlerim bende oldu. Kim olduğuma takılmıyordum. Kendimdeki benliğim ile cavaplara çözümler bulma formülünün elimdeki sevgi kelimesinde gizli oluşuna inanmayı hiç istemedim ama neden? Kendimce hakllıklarım vardı elbette. Yaşamımda En zor sınavım oldu. Sevgi = Müjde ( güzel haber anlamında) = kilit ve anahtarımızdır...

Zamanı geriye dönüp saracak olursam geçmişimi bana anımsatan çok güzel anılarımın içerisinde kendimi keşfetme yolculuğuma çok güzel ayna olmuş ve elimdeki anahtarıma sahip olabilmem için geçmem gereken yollarımın tümden katkısını almama yardım edecek, birden fazla ihtimallerimide görebilmem için mücadeleye girecektim. Kim olursam olayım kendim olmam gerekirdi. Sadece kendime özel kılmam gereken hayatımın anahtarına sahip olurken elde edebileceklerim kazançlarım olması gerekirdi. Dahası, hiç bir nedenlerin sebepsiz yaşamımıza uyarlanmadığı gibi isteklerim arzu ve taleplerimdi elbette. Benim istediğim gibi değildi ve sadece herkesin kendilerince yaşamak, kendi dünyalarını yaratıpta istedikleri gibi hayatlarını sürebilmeleri gerekiyormuş.
Bende olmam gereken kimliğimle olmaya gayret ederken yaşama sıkı sıkıya tutundukça kopan dallardan kendimi hep kollamaya çalışan oldum. Kim olursam o olmadığımı bilmem gerçekten de imkansız olanın içindeki çıkış yolumun benden kaynaklanır olmadığıdır.
Her bir nedenin gerçek kimliklerimize ait olmadığı gibi sadece saklı kalan duygumuzda doğru ilişki ve insanlarla nasıl yaşanması gerekeni öğreten rollerimizle oluyormuşuz.

.

NUMEROLOG: MUJDE ŞENER

3.1.2020
26/17/8




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...