18 Ocak 2020 Cumartesi

HERZAMAN İKİNCİ BİR ŞANSIMIZ VARDIR.


HERZAMAN İKİNCİ BİR ŞANSIMIZ VARDIR.

Hayatımız bir anda değişebilir mi? Ani gelen yıkımla O enkaz altından sağ çıkabildiğimize mi sevinmeli yoksa sıfırdan başlayacağımız için korkmalımıdır insan?
Oysa her yönden yaşama sıkı sıkıya tutunmaya çalışırken hep bir şeylerden daha iyisi için olana şükretmek yerine o an için en iyisinin o olabileceğini düşünemeden sadece hayıflanırız. Aslında hiç bir şey nedensiz gerçekleşmiyor ve her şeyin bir süreci, zamanı olması ise bir geçiş sürecidir.
Hani hep deriz ya! ne zaman diye?
O zaman şimdinin içindeki süreçlerinin ta kendisindedir. Zihninden gelip geçen ve belirlemiş olduğun süreçlerinin şartların olması. Ona bir “süre” koymuş olmanız ve gerçek olması gerekenin o zaman olacağına inanırken ertelemiş olduğunuz süreçlerdir.
1- Sabırlı olmak gerekir.
2- Hedeflerinizde net olmanız gerekir.
3- Kararlı olursanız başarıya gidersiniz.
4- Cesur olacaksınız. Istemekten korkmamalısınız.
5- Size göre bir şeyin bedeli ne kadar ise, o kadarına sahip, taşıyan kişilerdir ve hayatınıza çekersiniz.
Bilinçaltınız bolluk bilinciniz ile dolu olsun...

Hayallerimize göre ilerlediğimizi biliriz artık. Düşler sokağımızdan gelip giderken hedeflediklerimiz, her birimiz için en doğru vede en güzel olandır.
Ama, bir yerden bir yere giderken, onu belirleyen süreçte kendimizide hazırlarız değil mi?
O’na göre plan program yaparken nereye gidiyorsun?
Ne kadar sürede gidebilirsin ve nasıl gidersen en kolay, en hızlı eğlenerek hedefinize ulaşabilirsiniz?
Bu yönteme göre durağan olmuş, hayatınız ile ikinci bir şansınızın daima olma ihtimalinizin olduğuna inanın.
Hiç bir şey boşuna değildir. Yansırken tetiklenen duygularınızın ardındaki nedenleri görmek mi istemezsiniz?
Ama öyle olmaz ki! o duygu sayesinde bugüne kadar tutunduğunuz ve bir birine benzer nedenlerin kaynağına giden yollarınız olduğu inancınıza gülümserken “seni yakaladım ve artık bırakmıyorum ta ki esas nedene, kökenine, temelinde biraz gezinti yapalım, seni o zaman serbest ve özgür bırakacağım. Çünkü benim sana ihtyacım yok!. Demek zor olmayacak.”

Sancı ile başlar yeni hayatı insanın derler bu kimine göre ne kadarına nasıl anlam yükler kim bilebilir. Şimdik şu an aklının köşesindeki gerçeğinizdir.
Zamanla o anı unuturmusunuz? Sanmam.
Hani o ilkler unutulmaz dedikleri şey bu olsa gerek. Birde yaranız varsa yıllarca onu sarmaya çalışırsınız. Geçer mi? Onu da sanmam.çünkü istemeden de olsa izlerin bir birine benzer olanları ile birlik içinde olmasına katkı koyuyorsunuz. Hedeflediklerinizin günler sonra sizin gelişiniz ile gidişinizden imkansız olanların dahi bir birine ihtiyacı olduğunu farkedebilirsiniz.
Peki ya o zaman nasıl bir hayatın bizi beklediğini nereden bileceğiz değil mi? Düşündükçe geçmişide aklımıza getirdikçe içimizi saran korku tohumlarından benzer olanları çekmeye başlarız.

İkilemlerimizin arasındaki düşlerimize giden yaşam yollarımızı ararken, bakıp daldıkça ilerleyememek ve olayların ardından başka br hayata uyum sağlayabilmek ne kadar zor muş. Yıllarca atalarının aşılamış olduğu kodları ile bildiği gibi yaşayan bayanın hayatında her şey çok güzel sanırdı. Oysa, onu bekleyen yıkımdan haberi yoktu. Peki bu felaketin ona nereden dolayı geldiğini bunun altındaki zincirin kökenindeki sebebi ne olabilirdi. Kabullenmesede o zamanı deşifre etmek istemmez ama sadece son yaşadığı olaya takılmış bildiği yanlışı ile yıkımının esas baş rol oyuncusu kişiye kırgın, kızgın oldu.
Felaketin gelip yuvasını yıkacağını nerden bilebilirdi değil mi? Istermiydi? Hayır…
Bugün hayata nasıl yeniden tutunabilirim?
Yarınlarımdan sonrası ( geleceğimde) ne olacağım ve beni bekleyen nedir? Diyordu.
Bu durumdan kendimi nasıl çekip çıkartabilirim? desede gözlerini kapatınca her şey bitecek düşünceleri ileydi. Zihnini yaşadığı yıkım aklına geldikçe vede kemirdikçe hayattan beklediği, ilerlemesine etken olacak çevresinin değişimi idi. O da öyle yapmaya başlıyordu. Beni üzen kıran insanları hayatımdan çıkartmaya nyet ettim. Kimse mutluluğumun önünde sier almasına izin vermiyorum diyerek olumlu telkinleri şifa kaynağı oldu. Bunca zaman hiç olmayan ve kendini bu ekstrimin içerisinde hiç görmediğinden yoksun kalmış bilinci ile zihnin düellolarından ve duygusundaki tetiklenmelerini “ti”ye de alıp incinmiş olan duygularını olumlu telkinleri ile iyileştiriyordu kısacası etkisizleştirmeyi başardı.

Her günüme gülümseyerek karşılık vermeyi öğrendiğim gün tümden hayatım bana gülümsemeye başladı.

NUMEROLOG:Müjde Şener

19.1.2020
33/15/6

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...