22 Ocak 2020 Çarşamba

KİMSE İÇİN DEĞİL KENDİN İÇİN YAP!


KİMSE İÇİN DEĞİL BUNU KENDİN İÇİN YAP!

Değişimin anahtarı da sensin kilidi de sensin…

Zor insan olmamızı gerektiren sebeplerimiz her ne isterse olsun bir birinin ardına yönelipte bir kalemle yazılıp yok olmasını bekleyemeyiz. Yanlışlarınızın farkındalığı ile farkedecekleriniz kendinize iyi gelecek olanlardır. Şimdinin hediyesi olan hikayenizi yeniden yazarak, her gün içi
n doyuma sizi götürecek hikayelere odaklı kalınız.
Bunca yılın birikimlerinde çok düşünüpte nedenleri sorgulamaktansa, “niçin benim başıma bunlar geldi” diye düşünürken “ayıkla pirinçten taşlarını” derken tümden şimdinize bakarken değişen veya değişmeyenlerin arasındaki inançlar, kalıpların zorluğu, değişiminizi engeller. Çünkü her istemedikleriniz sizinle beraber önünüzde siper almış beklemededir. Bu nedenle sadece istediklerinize odaklı kalmalısınız.
“Ne yaptıysam olmadı” diyordu danışanım. Karşımda onca serüvenlerini anlata dursun her nedene bir bahane isterken kolaylıkla bulması inanılmaz kabiliyet gerektirirken zorlanmıyordu. Ancak kendi hakimiyetini hiçe sayarak bilinçaltının veya egosunun hakimiyetine boyun bükerken aciz, zavallı, yolunu bulamamış, dirençlerinden kendini alıkoyamadan yaşaması gerekir miydi? Gerekmez elbette. Önemli olan kendimizden başkası olmamalıdır. Her ne isterse olsun isteiklerimizden bizi alıkoyan her şeyin sebeosiz olmamasıdır. Çözümler kendliğinden gerçek olur ve ihtiyacımız olana odaklanarak besleniriz. (Elbette onunda değişim zamanı gelecekti. Kolaylıkla olsun vede eğlenerek...)

Mesela:Her şeyinizi size anlatan brinin karşısında dirençlerimizi göstermiş olmamız. Bizin
öncesinde bildiklerimizi dile getiren birinin olması ne kadar bilincimize gerçek gelmeye başlayabilir?
Insanların hayatımıza nasıl dokundurmalar yaptığından önce kendimiz, kişiliğimizin egomuz ile çatışmasına izin verdikçe kaybeden kendimizden başkası olmayacak.
En çok istediğiniz bir şeyi en sona bırakırken, en sondakini alıp ilk başa koyamıyorsunuz bile. Sürekli dışarda arayışa giripte çözümlerinizi kendi içinizde tutup bırakamamış olmanız onlara olan bağımlılıklarınızın habercisidir.
Bizim Iyi karşıtımız olan yansımaların hayatımıza nasıl duyarlı olduğumuzu gösteren küçük nedenlerin devasa oluşundan hep bir yerden sonra feragat ettiğimiz kendimizi anımsatır bize. Kendinizi nasıl yargıladığınızı veya nasıl eleştirilere maruz bıraktığınızın bilincindemisiniz?

11.10.1965doğumlu 42/15/6 danışanımın hayat yaşam felsefesi inanılmaz entrikalı düelloları ile donanımlıydı. Kimsemiz göründüğü gibi değildir elbette. Ama olmak istediğimiz kimliğimizide keşfedip bulmak için sabırla, bırmadan, üşenmeden kendimize o adımları atmayı hiç bırakmamalıyız. Sen hep iyi şeyler yaparken egonun görevi seni o iyi şeylerden uzaklaştırmaktır. Nedeni ise: günün sonunda bize “iyiki” dedirtsin. (Sabırlı olmayı öğretiyor, pes etmemeyi, düşerken ayağa yeniden kalkmayı, dahası olan ile olmayanın arasında kendimiz olmayı yansıttıkca geçmişimizden bir çok özdeki kimliklerimizin gerçekteki tercihlerimiz ile olduğunu anlayabilelim.)

Hayatın katkısını anlarken, duygu, düşüncelerimizden nasıl bedenen, fiziksel, zihinsel vede ruhsal olarak güçlü olmamız gerekir. Bir birinin denge ve uyumunu sağladık mı anlamlaştıracaktık elbette. O zamanı ve süreci yakalamak, gerçek ihtiyacımız olacak olanı farkederken kendimize yönelip “ben kimim?” demek saçmalık dahi olsa sorgulamaktan vazgeçmeyin.

Bir çok kimliklerin, kişilik ve karakterinizin bilincinde olmadan neyi neden ve niçin yaptığınızı bir türlü anlamamakta dirençlimisiniz?
Öyle çok kalıplarınız olmuş olabilir. Bunlar size çocukluktan gelen mirasınızdır ki bugünkü yaşamınızda güçlü olmayı öğrenebilesiniz. Hiç bir şey nedensiz değildir ve her yönden yaşamınızda, yansımalarınızın kurbanı olma psikolojisi, hep dünya görüşünüzde derin geçmişinizden gelen var olanlardır. Aklınızın, mantığınızın doğru kullanılır olması, sizi o zamana götürürken silkeliyor olabilir.
Kolay olup zorlaştırdığınız her şeyin kendi ekseninizden başlayıp nerede ve nasıl olursa kendinizi rahatlatabileceksiniz. Zamanı geriye sarabilecek olsaydınız önce çocukluğunuza gidersiniz ve o zamanlar yaramazlık ettiğiniz ailenize kendini göstermeye çalışan, mükafat almaya, onore edilmesi için gülen bir çocuk halinde sevinebilecekleri bir tablo yaratırken itilip kakılarak kendi içine yalnızlığa yönlendirilişiniz sizde anne sevgi eksikliğinden yoksun büyümenize nedenlerdir. Hayat sanki bir balonun içerisinde kendi gelen yaşamsal unitesii olduğundan söz ediyor bize. Ve, değişmeyen değişiminizin arasındaki düellolarınızın zihninizin içerisinde bir yerlerde neden veya niçinlerinizi kademe kademe tutar, taşır ama bırakmazken değişmeyi reddedersiniz.

Gerçek ben değişimin hangi yerindeyim. Bir puan verecek olsanız on üzerinden kaç verirsiniz? Sanki dünü bugün yaşarken yarattığınız her hikayenin yazarıda sen olursun, oyuncusu da sen içindeki rolleri de yarattıkça üstlenmeleri için zihninizdeki, düşünce vede hislerinizi o anki duygunuza göre görevlentirerek yaşamaya başlarsınız. Sonrasındada ben bilirdim dersiniz. Bu yeteneğinin bilincinde olup kendin için bir şey yapamamış olmanız üzücü olur. Bugünden itibaren kendim için dğişimimi yazıp yaratıp oynuyorum…

NUMEROLOG:Müjde Şener

23.1.2020
46/10/1

HABERAL KIBRISLI GAZETESİ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KENDİN OLMA SANATI

KENDİNİ OLMA SANATI: SANA VERİLEN EN GÜZEL HEDİYE Bir sabah uyandığında aynada kendine bakıp "Ben kimim?" diye sordun mu hiç? Y...